efsneler dönemine ait güzel bir yazı...kan banyosu fikri çok güzel geldi kulaga
Bu arada kanın ınsan ustundekı rahatlatıcı etkısıne kesınlıkle katılıyorum.Herseyde oldugu gıbı asırıya kacmadan tabıkı akan kanı ızlemek ve tadmak banada buyuk bır keyf ve rahatlama verıyor.Kanın pıhtılasıp koyulaşması ve olusan o koyu kan rengı favorı rengımdır.Kırmızı tutkum belkıde burdan gelıyor benım .

efsneler dönemine ait güzel bir yazı...kan banyosu fikri çok güzel geldi kulaga
Bu arada kanın ınsan ustundekı rahatlatıcı etkısıne kesınlıkle katılıyorum.Herseyde oldugu gıbı asırıya kacmadan tabıkı akan kanı ızlemek ve tadmak banada buyuk bır keyf ve rahatlama verıyor.
Ne garip benimde çocuklugumdan beri hoşuma gider....Demek fizyolojik bir olaymış.....

Her zaman küllerinden yeniden doğan Phoenix yani Anka kuşu gibi güçlü olacaksınız......

 

Canim kan cekti, vahset diye degil; hayatin sanati olsun diye, icimdeki hevesler vahsice yerinden cikmasi icin, dur yok durmak yok, hayatin enerjisi aksin kipkirmizi ki ben öleyim ve yeniden yasama dönim...icim su an inanilmaz dalgalar icinde; kanlarin dalgasi ola ki bogulayim...kan kokusu geliyor burnuma...

Bilmiyorum bunu kim yazmış ama kan görmenin fizyolojik olarak rahatlama sağladığı fikir ne yazık ki sallama :- ) Böyle bir bulgu, belge yok. Psikolojik olarak karakterle bağlantılı etkileri olduğu biliniyor ama ötesinde bir şey yok, en azından ben okumalarım esnasında böyle bir şeye rastlamadım.
Dinler açısından bakılırsa bunun insanın vahşi doğasını köreltmek için yapılan kurban kesmeleri açıklamakta kullanıldığını görebilirsiniz.

Ben ne düşünüyorum? Yok, kan benlik değil hele ki kan gölü içerisinde bulunmak! :- )

kandan pek hazzetmiyorum, pelin batu'yu da sevmiyorum ama fotoğraf muhteşem.

Sanırım sınırsız tarih sevgimi bir yana bırakacak olursam, evde olduğum her cumartesi gecesini Tarihin Arka Odası ile geçirmemin iki başka nedeni var:

1. Pelin Batu'nun varlığı (ki gerçekten aileden yetişmiş bir entellektüel ve bir tarih doktoru olmasına rağmen "varlığı"ndan çok "yokluğu"nun ağırca hissedilmesi)

2. Kendisinden fazla hazzetmesem de, Bardakçı'nın farkında olmadan tam bir dominant olması ve "yerinde ben olmalıyım" dedirtircesine Pelin Batu'yu eğitmesi.

Fotoğraf? Ruj Hanım haz alır ve bizimle paylaşır da, bizim beğenmeme lüksümüz olabilir mi? Teşekkürler...

Hele ki, Pelin Batu'nun düzgün sırt hatlarına ve masum boş bakışlarının içerisine derince işlemiş olan kan kırmızı, beni fazlasıyla benden aldı.

MarquisDe,

Pelin Batu ile ilgili "yokluğu" ile özetlenebilecek yorumuna katılıyorum. Ayrıca bu kızın sabrına ve tavrını (beğensek te beğenmesek te) değiştirmediğine hayranım.

Bardakçı'nın dominanatlığına gelince maalesef seninle aynı fikirde değilim. Dominanatlıktan çok davranışları hala kendini ispat edebilme çabalarının vasat altı bir tezahürü bence.

Kan benim kalemim değil. Ancak fotoğraf gerçekten güzel. Güzelliğinin en sağlam referansı ruj hanım tarafından seçilmiş olması.

Mehmet'in bu aralar kanla kafayı bozduğu bir gerçek. Pek hazzetmiyorum kendilerinden. Hatta biraz daha ileri giderek aynı konsept, farklı model ve farklı bir fotoğrafçıyla çok daha iyi işler çıkabileceğini düşünüyorum.