ÜŞÜYORUM
Hava soğuk çok soğuk. Dışardı rüzgar ıslıklarını çalıyor. Bense üşüyorum hemde çok üşüyorum. Kar yağmak üzere belki. Yalvarıyorum ne olur yağsın belki yağarsa biraz olsun ılınır ortalık bu kuru soğuk beni öldürecek. İçerde tüm ışıklar sönmüş son umudum olan yatak odasının ışığıda. Kapıda kaldım yine giremiyorum içeri. Tamam biliyorum hak ettim bunu ama üşüyorum hemde çok üşüyorum.
Ellerim kırılsaydıda dokunmasaydım o çamaşırlara. Niyetim kötü değildi hizmetti. Yasaklanmış olduğununda farkındaydım ama toparlamak istedim ortalığı.
Dur dur kendine yalan söyleme hani o tangaya dokunmak çokta hoşuna gitmedimi yani. Evet gitti ama ama ama....................
Bak köle demişti bu evde izin almadan dokunmaman gereken 3 şey var.
1- Tabiki BEN
2- Her ne şekilde olursa olsun iç çamaşırlarım
3- Kendin. Yani cinsel haz ile kendine dokunman
İzin verildiği zaman bu üçünü yapabilirsin ancak. Anlaşıldımı köle
EVET EFENDİM.
Demekki anlamamışsın solucan beyinli diye bir ses çınladı yatak odasından. Aman Allahım ne oldu dedim kendimce. Hiç bu güne kadar bu kadar tiz sesini duymamıştım. Odadan çıktığında elinde bir oklava ile haykırıyordu.
Demekki anlamamışsın solucan beyinli.
Oklava havada vızlıyordu artık tek duyduğum ve hissettiğim bu idi. Yerde yüzümü ve kafamı korumaya çalışıyordum sadece. Ne sayısını nede acıyı bilmiyordum artık ama her tarafımın morardığından emindim.
O gün bir gün önceden kurumuş çamaşırları toplamış ütülük olanları ayırmış diğerlerini yerlerine yerleştirmiştim hemde emredildiği gibi. Bir gece önce çok taktir almış başı okşanmış hatta ayak masajı yapmasına izin verilmiş bir köle olarak mutlu mesut işimi yapmıştım. Hatta yeni bir taktir ile efendimin huzurlu bakışlarını görmek arzusunda akşamı iple çekmiştim.
Ama şimdi her yerim sızlıyor ve sokak kapısının önünde kuru soğukta üstelik üzerimde sadece bir gömlekle bekliyorum. En kötüsüde ikinci bir emre kadar kapıdan hiç ayrılmamam gerekiyor.
İyi bir köle tüm talimatlara uymalı!!! Uymadığında olanlar malum. Ama çok üşüyorum. İçim titriyor..........................
Sabaha karşı hava birazdan aydınlanır güneş doğar belki. İçime güneşin sıcaklığı vurur diye bekliyorum. Ama hala üşüyorum. Birden bir ses kapı otomatiği açılıyor ve yukarıdan aşşağı doğru uçan beyaz bir şey. Amanın efendimin iç çamaşırı bu üstüne bu gecenin hatırası yazılmış. İşte güneşim şimdi doğdu. İçimde ısındı artık üşümüyorum. İçeri giriyorum hemen hızla adımlarla yukarı çıkıyorum. Kapı aralık içeri sızıyorum sessizce tüm ışıklar sönmüş. Günün en güzel en sakin ve en huzurlu zamanı budur bence her zaman efendimin içerde uyuduğu sessizlik zamanı işte.
Sabah ola hayrola.............
Sabah kahvaltısını hazırladıktan sonra giyinip işe çıkmak icin müsade istiyorum efendimden. Kıyafetleri ütülü hazır çizmeleri boyanmış her biri istediği yerde kahvaltısı oturma salonunda kalorifer istediği dereceye getirilmiş her sabah haberleri seyrettiği kanal açık televizyonda. Tamam sen çık diyor efendim ben bu sabah geç geleceğim işlerim var. Bu arada unutmadan masanın üzerine koyduğum programa harfiyen uy sakın yorumlamaya kalkma.
Emredersiniz efendim diyor ve acilen çıkıyorum. İki ortaklı bir şirketimiz var diğer ortağımda malumunuz üzeri efendim. Birlikte işçi olduğumuz zamanlarda çalıştığımız şirkette tanışmış ve 3 aylık bir flört döneminden sonra çakışan bariz noktamız yönetme isteği ve yönetilme arzusu bir araya geldikten sonra muhteşem beyni ile benide teşvik ederek bir şirket kurmaya itmiştir efendim. İlk zamanlar çaycısı odacısı memuru amiri patronu benken şimdi sekreteri olan bir yönetici konumunda kendi şirketimde çalışıyorum. Elbette benim çalışkanlığımda var işin içinde ancak efendimin kıvrak zekası olmasa hala üç otuz paraya talim eden bir memur olarak hayatıma devam edecektim muhtemelen. İşimizde sakin sevecen ortağı oynayan efendim her zaman işten çıkmadan önce ertesi günün programını masama bırakır ve ona uymamı tembih eder zaten. Çalışanlarımızın bir deha olarak gördüğü ben aslında kukla ipleri malum kişinin elinde olan bir işçiyim. Ancak sebebini anlamadığım şekilde efendim burda bir adım geriden herşeyi yönetmek ten hoşlanıyor. Bense bunu hiç sorgulamadan onun kararlarını uyguluyorum. Gelişmiş teknoloji sayesinde iletişimi hiç koparmadan işimizide özel hayatımızıda yönetiyor efendim. BEnse sonderece mutlu huzurlu ve itaat içinde yaşamaya devam ediyorum. Dün gece yaptığım gibi olmadık hatalarla lada olsa.
,,,,,,,,,,,,,,,,
////sen bu yıl yıllık iznini kullandınmı??
////hayır efendim kullanmadım.
////o zaman işlerini düzenle ve 15 günlük randevularınıda bana devrediyorsun yarından sonra izne göndereceğim seni
////bu gülümsemenin altında yatanı biliyordum. yıllık izin zor bir izin olacaktı yine!!!!!
///// Tüm randevuların tamam değilmi hepsini yazdın
///// Evet efendim eksiksiz yazdım.
//// Valizin hazırmı herşeyi aldın değilmi?
//// Evet efendim herşeyimle hazırım.
//// 15 gün sürecek tatilin. Bak sakın beni mahçup edecek hareketlerde bulunma yoksa hesabını kötü sorarım.
//// Emredersiniz efendim/
Hala nereye ve kiminle gideceğimi bilmiyorum. İçim titriyor bu sürprizin sonunun ne olacağını hala bilemiyorum ama vakit çok yaklaştı küçükte olsa bir açıklama yapacaktır muhakkak.
//// Bizim Arzu yu biliyorsun. Hani şu arada sırada uğrayan ve senin kısa vakitlerde hizmet ettiğin.
İçim titriyor birden. Bu dünyada tanıdığım en acımasız ve en sadist kadın. En ufak hatada kıyametler koparan acımasız Arzu olmalı bu...
//// Evet efendim biliyorum..
//// Oda tatile çıkıyormuş tatilini onun hizmetinde geçireceksin onda kalacaksın 15 gün. Arzu dan tek bir şikayet gelirse eğer önümüzdeki dönemde hayatının ne kadar zorlaşacağını sen düşün artık. Sınırsız itirazsız ve mantıksız itaat etmeni istiyorum ona.
//// Emredersiniz efendim....
Kapının önünde bir araba kornaya basıyor.
//// Arzu geldi. Hadi bakalım iyi tatiller.
Valizi elime alıp merdivenlerden aşşağı inmeye başlıyorum. İçim titreyerek ve beni bekleyenleri düşünerek.
Arzu Hanım kendini saklamayan sadistliğin ve egoistliğin zirvesinde bir karakter. O hayatın merkezi olmalı. Onun çevresindeki herkez onun için yaşamalı yada ona hizmet etmeli. Doğal olarak son derece bakımlı ve güzel bir kadın. Vahşi ve zehirli bir orkide ye benziyor. Güzelliği ve hışmı insanı zehirleyecek kadar acı aynı zamanda.
Koşarak çıkıyorum kapıdan hemen bagajı açıp valizimi koyuyorum. Büyük bir jeep kullanıyor Arzu hanım. Valizi koyduğum bağajda bir kafes görüyorum. Kapısı açık hemen bagaja girip kapısını çekiyorum kafesin. Bir kahkaha duyuluyor içerden.
/// Aferin fino demek kulağın baya çekilmiş bu dikkatini sevdim umarım böyle devam eder.
Hiç konuşmuyorum araba hareket ediyor ve uzun yolculuğumuz başlıyor. Yaklaşık 3 saat kadar sonra duruyor araba. Bagajdayım ve hiç bir şey duyamıyorum. 45 dakika kadar sonra bagaj kapısı açılıyor bir poşet içinde kafesin üst tarafındakö bölmeden birparça ekmek ve kendi yemeğinden kalmış bir kaç patates ile bir iki turşu parçası atıyor önüme. Yarım şişede su.
//// Ortalığı pisletme sakın ............
Araba tekrar çalışıyor ve hareket ediyoruz. 3 saat daha gittikten sonra araba duruyor. Bagaj kapısı aynı zamanda kafes açılıyor ve yürüyüp gidiyor Arzu hanım. Peşinden takip ediyorum nereye girdiğini. Zaten bir tek büyük dublex ev var. Hiç bir şey söylemeden gitti. Hemen kafesten çıkıp bir köpeğin yapması gerektiği gibi arabanın yanında dört ayak üstünde beklemeye başlıyorum.
İkis saat geçmesine rağmen hiç bir ses yok. Sadece kımıldayan tülün arkasından beni izlediğini hissediyorum o kadar.
///////// Topla valizleri salak saatlerdir orda ne duruyorsun!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Valizler her biri 100 kilo ne kadar çok???????????
İçeri kapının önüne taşınmış onlarca valiz..
//// Efendim evdeki düzeni bilmiyorum valizler nasıl yerleşecek??
Elinde bir kırbaç ile vuruyor. İnsafsızca
//// Bir köle bu kadar salak olur kıyafetlerin iç çamışırlarının havluların nereye konmayacağını bilemiyen bir köle bu kadar salak olur.
Sesi çınlıyor tavanlarda. Kırbacın sesi ise sırtımda.
//// Soyun salak kıyafet senin neyine soyun hemen.
Hızla çıkarıyorum üzerimdekileri. Çıplak halde valizlerin yanında titriyorum sadece.
Elinde bir baston var sıkı bir sopa. Değdiği yeri yakan morartan....
Her yerim morarmış durumda artık dayanamıyorum sopanın altında......
Kalk salak hepsini yerine yerleştir. Yerini bulamadıklarını yatak odasının önüne yığ bakalım bu gece ne kadar eğleneceğim???????????????????
Allahım hepsini bulmalıyım........................
Hala hizmet etmek için bir emriniz varmı efendim deme fırsatı bulamadım.
Bunu bana lutfedecekmi acaba??????????
Ağır bir yerleşim darbesi ile yerleşmiştik sonunda. Valizler açılmış eşyalar yerleşmiş her şey yerli yerine oturmuştu.
Hanım efendi kahvesini yudumluyordu balkonda. Uzun zaman el değmemiş bir ev. Toz toprak sil süpür temizle. Hala devam ediyordu hazırlık.
Gece yarısı olmuş hiç konuşmamıştı. Odasında televizyon seyrediyor arada seslenip ufak emiler veriyordu.
//// Şapşal buraya bak.
//// Emredin efendim.
//// Ben yatıyorum sabaha kadar bu temizlikk bunalımı bitsin.
//// Emredersiniz efendim.
//// Acıkmışsındır sen. Artan pizayı çöpe atmıştım al onu ye.
//// Emredersiniz efendim.
//// Hı suda içebilirsin bir bardak.
//// Teşekkür ederim efendim.
Sabaha karşı hava aydınlanırken bitmişti işler. Ama bana uyu dememiştiki ne yapsam diye düşündüm. Sonra yatak odasının kapısının önünde kıvrıldım.
Seslenirse duymalıyım yakında olmak en doğrusu.
//// Şapşal
//// Günaydın efendim.
//// Git üstüne bir şeyler giy alışveriş listesini koydum aynanın önüne.
//// Derhal efendim.
Acilen giyinip çıktım. Koşarak alışverişe. Liste uzun zaman kısıtlı hemen dönmeliyim.
//// Geldinmi.
//// Evet efendim.
//// Temzilik fena değil iyi olmuş. Bu gün bahçedesin havuzu ve bahçeyi toparla ben dışarda olacağım. Akşamda misafirlerim olacak ona göre temizlen.
Leş gibi kokuyorsun yağmurda kalmış bir köpek gibi.
//// Emredersiniz efendim.
Akşam misafirler içerde. İki Hanım efendi yanlarında köleleride var. Biri kızıl saçlı uzun boylu çok sert bakışları var ve hiç gülmüyor. Diğeri isa daha narin duruyor kumral minyon tipli sevecen ve güleç yüzlü görünüyor.
Benim üzerimde bir hizmetçi elbisesi var. Mini etek ince çoraplar çok yüksek topuklu terlikler. Yürürken zorlanıyorum üzerlerinde. Alışık değilim tabiki. Başımda peruk var sarı lüleli uzun saçlar. Hiç konuşmadan sadece hizmet ediyorum. Diğer iki köle efendilerinin ayaklarının yanında oturuyorlar. Hanımlar sigaralarının külleri için kültablası görevi görüyorlar. Biri elini açmış öylece bekliyor efendisi kül dökecek diye. Sert bakışlı kızıl saçlı kadının kölesi bu.
Diğerinin ise ağzı açık efendisi azına döküyor külleri.
//// Sürtük buraya gel.
//// Emredin efendim.
//// Tanış bakalım misafirlerle bu Cansu hanım (kızıl saçlı olan) buda Aysun hanım (minyon kumral)
saygı ile eğilip selamlıyorum hanımları. Çizmelerinin topuklarına dilimi sürüyorum.
//// Arzucum yeni bu pekte hamarat görünüyor.
//// Yok canım değil emanette bende. Efendisi tatil için benim yanımı uygun gördü onun için burda.
//// Arzucum hamaratlılığının yanında dayanıklımı bari. Seni bilirim eline aldınmı kolay kolay bırakmazsın.
//// Henüz öyle dolu dolu bir sopa yemedi ama dayanıklımı değilmi deneriz birazdan zaten canım sıkılıyor eğlenelim biraz dimi.
//// Evet ya bende sıkılıyorum biraz eğlenelim gerçekten.
Odanın ortasında dört ayak üstünde yerde bekliyorum ben. Efendim içerden çantasını alıyor. Bu çantaya benim dokunmam yasak. Çanta açılıyor odanın ortasında. Kilpsler ipler kırbaçlar bir iki sopa renkli başlıklı toplu iğneler var içinde. Eteği yukarı doğru kaldırıp hazırlıklar tamamlanıyor. Eğlence sopa ile başladı Arzu hanım umarsızca vuruyor kalçalarıma. Yanıyor her yeri ama sesimi çıkaramıyorum korkudan çünki biliyorum sesimi çıkarırsam seans bayılana kadar devam eder huyu bu. Aysun hanım kalkıyor minyon güleç yüzün altından tam bir sadizm çıkıyor ortaya. Elinde renkli başlıklı toplu iğneler sopadan kabaran kalçalarıma sıra ile saplıyor. Buna dayanmak imkansız. Bir A harfi yapıyor iğnelerden kan yavaşca akıyor bacağımdan aşşağı. Bu arada diğer iki köle dışarda kapının önündeler onlar görmüyor bunları. Cansu hanım eline kırbacı aldıktan bir kaç dakika sonra gözlerim kararıyor birden ve olduğum yerde bayılıyorum. Gece benim için burda bitmiştir umarım........
Kafama dökülen bir kova su ile kendime geliyorum birden. Saat gece yarısını geçmiş.. Misafirler odalarına çekilmişler ortalıkta bir sessizlik hakim.
//// Kalk artık miskin solucan. Şu ortalığı topla ben yatıyorum. Sabah her yer temizlenmiş olsun saat 10 da kahvaltı yapılacak ona göre hazırlık yap.
Her yerim ağrıyor zorla hareket ediyorum. Kalkıp işe koyulmalıyım bir an önce ...
Sabah birde kahvaltı telaşesine yetişmeliyim.
Ne tatil ama daha nefes bile almaya fırsat bulunamamış bir tatil....
Hanım efendilere dört başı mağrur bir kahvaltı masası balkonda. Özenle hazırlanmış tüm ayrıntılar gözden geçirilmiş. Kölelere ise balkonun köşesinde kaplarında süt ve ekmek. Ben yine hizmetci kıyafetimle masanın kenarında dikiliyorum hizmet için.
//// Hayatım teşekkür ederiz bu güzel gece ve sabah kahvaltısı için.
//// Ne demek tatlım bir şikayet varsa bileyim malum hesaplar sorulmalı.
//// Yok canım ne şikayeti herşey mükemmeldi teşekkür ederiz.
Ben bir kenarda gizli bir gururla bekiloyurum. Yemek sonrası misafirlerimiz gidiyor. Hanım efendi kahvesini yudumlarken ben ortalığı toplayıp günün hazırlıklarını yapıyorum.
//// Şapşal buraya gel.
//// Emredin efendim.
//// Ufak tefek hatalarlada olsa başarılı sayılırdın. Mükafatın bu günkü ayak bakımım olacak kremleri hazırla birazdan başlarsın.
//// Teşekkür ederim efendim.
Gerçekten inanılmaz güzel mükemmel ayaklar. İnci gibi sıra ile dizilmiş parmaklar. Muhteşem bir taban. Pembe bir topuk. Mis gibi kokuyorlar. Tabanlarla başlıyorum masaja. El yumruk yapılmış yukardan aşşağı kremle birlikte ovuluyor sol ayak ovulması tabanda 45 dakika sürüyor. Sonra sağ ayak tabanı ayna zamanda ayna tarzda devam ediyor. Daha sona ayak üstü baş parmaklar aşşağıdan yukarı gelecek şekilde çok bastırmadan ovuluyor ayaklar yine 45 er dakika. Efendimin işi yok belli bu keyif uzadıkça uzuyor. Ben sürekli terliyorum bu arada. Ama ter yorgunluktan değil bu mükemmel ayakların sıkıntısı basıyor aslında. Kücücük bir öpücük lutfetse diyorum içimden. Çokmu şey istiyorum bilmiyorum ama. Bakım kremlemeler ve kurulama bittikten sonra ayağını havaya doğru kaldırıyor efendim.
//// Bunu hak ettin kücük bir öpücük.
//// Lutfettiiniz efendim teşekkür ederim.
Sessizce öpüyorum her iki ayağınıda...
//// Ben dışarı çıkıyorum. Bu gün serbestsin evin içinde. Dinlenebilirsin.
//// Sağ olun efendin.
//// He bu arada yarın sabah hazırlıklara başla dönüyoruz acil işlerim çıktı.
İçim sevinçle doluyor. Bu emanetlik beni kahrediyor zaten günlerdir. Efendimi ne kadar çok özledim. Ayak seslerini kokusunu varlığını var olduğunu özledim.
Gözümden bir damla yaş düşüyor yere.
//// Çokmu seviyorsun onu.
//// Ne haddime efendim.
//// Hahahaha sen gerçekten iyi bir kölesin. Şımarma ama öylesin. Yiğidin hakkı yiğide............
Sabah erken saatte kalkılmış ve tüm valizler arabaya yüklenmişti. Hanım efendi kahvesini içtikten sonra arabaya doğru yöneldik. Yine bagaj açıldı ve kafesteki yerimi aldım. Yoluculukta bir tek mola var ve bu sefer bagaj hiç açılmadı.
Sonunda gelmiştik arabadan indim kapının önünde gözleri ile ayakkabılarını göstererek son itaatimi istedi.
Eğilip kapının önünde ayakkabısını öptüm ve
//// Efendim hatalarım için özür dilerim.
//// Gerekli bilgiyi efendine vereceğim teşekkürüm varsada ona edeceğim şikayetim varsada ona söylerim.
Arabasına bindi ve hiç umursamadan yoluna devam etti. Hızla yukarı çıktım ne kadar çok özlemiştim evimdeki kulübemi. Kapıya açıp hemen ayakkabıları kontrol ettim. Efendim evde yoktu. Ondan izinsiz bir şey yapmanın yanlış olduğu malum hemen oturma odasındaki kafesime doğru yol aldım. Kafese girdim ve kapıyı çektim orda kıvrılıp uyuya kalmışım.
Bir saat kadar sonra içerde biri dolaşmaya başladı. Ama bu efendim değil boynunda tasması ile üzerinde şöför elbiseleri olan bir erkek.
Beni gördü ama hiç umursamadan ve görmemezlikten gelerek işe koyuldu. Heryeri topladı tozları aldı. Mutfakta yemek işini halletti ve daha sonra kafesen yanında bulunan ve daha önce görmediğim örtünün üstünde dizlerinin üstünde oturarak beklemeye başladı oda. Hiç konuşmuyorduk o muhtemelen benim kim olduğumu biliyordu ama ben onun kim olduğunu bilmiyordum. İçimi birden bir korku sardı. Acaba efendim başka bir köle dahamı almıştı. Biliyorum kıskanmaya hakkım yoktu ama merak etmedende duramıyordum. Ancak onunla konuşmanın yanlış olacağını düşünerek sessiz bir eda ile ikimzde beklemeye başladık.
İki saat kadar sonra kapı açıldı. Evet bu efndimin ayak sesi. Sakin adımlarla odaya yürüdü koltuğa attı kendini ve hiç konuşmadan bir sigara yaktı.
Bize bakıyordu sert ve tereddütsüz.............
/// Sersem ben sana bu akşam geldiğinde diğer kölem gelecek ona gerekli talimatları vermen için aynının önüne bırak dedim neden vermedin... Niçin bu solucan hala o kafesin içinde keyif yapıyor.
//// Şey unuttum efendim..
//// Ne demek unuttum ya ne işe yararsın sen aptal tavuk.
//// Özür dilerim efendim.
//// Sana kaç kere dedim benden özür dileme. Özür dileyecek bir hata yapma diye
//// Şef efendim.
//// NEY
//// Hey allahım kaç gündür dayak yiyorsun vurulacak yerin kalmadı artık hala sen aklını başına toplayamıyorsun anlaşılan sana dayakta fayda etmiyor.
//// Haklısınız efendim.
//// Haklıyım tabi salak ben haksız konuşmam zaten. Bunu bana söylemene gerek yok bende biliyorum haklı olduğumu.
//// Şey efendim.
//// NEY
Derin bir sessizlik hakim oldu odaya birden. Efendim çok gergin ve çok sinirli gözüküyordu anlaşılan bu yeni bir köle namzeti ve pekte başarılı değil. Bu durumdada hiç şansı yok zaten.
//// Demek unutuyorsun bunu engellemenin bir yolunu bulmalıyız değilmi. Sana söylediklerimi unutmaman için bir çare lazım. Şimdi aşşağı in arabayı bahçeye çek ve sabah saat 4 e kadar arabayı sürekli yıka. Şu şekilde olacak içini dışını yıkayıp temizleyecek kurulayacaksın ondan sonra karşısına geçip bir bakacaksın. İşin bitmişse sil baştan tekrar başlayıp tekrar yıkayacaksın. Saat 4 te işin bitmiş olarak kapıya gel ve kapının önünde bekle ben uyanana kadar. Böylece aklında olurum verdiğim talimatlarıda hatırlarsın belki o zaman.
//// Emredersiniz efendim.
Hiç konuşmuyor efendim kalkıp mutfağa gidiyor ve birkaç bir şeyler atıştırdıktan sonra gelip ayaklarını uzatıp televizyon seyretmeye başlıyor. Bense sessiz yerimde bekliyorum. İlerleyen saatlerde ben hiç yokmuşum gibi gidip yatıyor. Bense kafesimde sabahlıyorum.
Sabah erken saatte kapının sesi ile uyanıyorum ve sert bir kaç tokat sesi ile karışık. Bacak arasına yediği tekme ile yere yığılan yeni namzeti görüyorum oda kapısının önünde. Elindeki baston ile öldüresiye dövüyor efendim. Ayaklarına kapanıp yalvarıyor köle ama nafile. Her zaman böyledir zaten nafiledir o kendince ikna olmadan durmaz. Yüzüne aldığı bir kaç darbe ile yüzü kanıyor görüyorum ama efendimin hiç durmaya niyeti yok. Sonunda hareketsiz yerde kalıyor. Bayıldı sanırım. Bir hışımla çekip gidiyor efendim. O oda kapısında yerde baygın bese kafesimde kalıyoruz. Sessizlik hakim ve KORKU....
Öğlende ayılabiliyor ancak. Eminim her yari ağrıyor. Emekliyerek yerine geçiyor yine diz üstü oturuyor ve hiç konuşmadan beklemeye başlıyor oda.
Efendim eve geldiğinde ikimizde aç ve susuz o dayaktan bitap ben yol yorgunu sürünüyoruz. İçeri girerken ayak seslerinden anlıyorum henüz kızgınlığı geçmemiş. İçeriye yine elinde sopa ile giriyor ve hiç bir şey konuşmadan girişiyor yeni köleye. Ağır bir dayak daha dayanamaz ölecek diye düşünüyorum artık. Yerde efendimin ayaklarının dibinde yalvarıyor sadece iniltiler arasında ama nafile. Sonunda duruyor ve kafesin kapısını açıp bana
//// Al şunu bi doktora götür baksınlar sonrada evine bırak. Senide bir daha gözüm görmesin defol salak.
İpi çekilmişti işte ve hala konuşmuyordu. Arabada giderkende hep sustu. Tedavisinden sonra sadece evini tarif etti. Kapının önünde indi ve gitti. Bense hemen evin yolunu tuttum hızla. İçeri girdiğimde efendim salonda oturmuş viski yudumluyordu. Olağan değil bu genelde alkol almaz ama.....
//// Geldinmi.
//// Evet efendim.
//// Bıraktınmı o şapşalı
//// Evet efendim.
//// Tamam banyomu hazırla ve tüm bakım setimi çıkar acilen hazırlık yapmam lazım.
//// Emredersiniz efendim.
İçimden bir sevinç yumağı geçiyor sonunda efendim eve dönüşümde beni onurlandıracak diye düşünüyorum. Banyoyu hazırlayıp bakım setini tezgahın üstüne diziyorum hemen.
//// Hazırım efendim.
Banyoya giriyor her yerini ılık su ve özel kremli şampuanı ile sabunlayıp yıkıyoruz birlikte durulama esnasında konuşuyor artık.
//// Bu gece yeni sevgilim gelecek bu hazırlık onun için. Tek kusur istemiyorum haberin olsun.
İçimde birden dağlar yıkılıyor volkanlar patlıyor. Yeni sevgilimi. Buda nerden çıktı. Ama sessiz itaatle hazırlık devam ediyor. Tüm vucut tekrar kremleniyor ayak bakımları yapılıyor. Daha sonra kıyafet kısmı tamamlanıyor. Bense kapının yanında sessiz ve çaresiz bekliyorum. Saat 8 gibi kapı çalıyor açıyorum.
Çok yakışıklı boylu poslu biri içeri giriyor beni hiz görmezden gelerek. Selamlaşıyorlar ve salonda uzun bir öpüşme oluyor aralarında bense başım önümde salon kapısında bekliyorum. Sonra birlikte çıkma hazırlığı yapıyorlar.
Dönüp bana
//// Bizi kapının girişinde bekle geldiğimizdede uyanık ol.
Çıkıp gittiler işte. Ağır bir aşşağılanmışlıkla bu kadar uğraş didişten sonra kapının önünde aciz bir köpek gibi kalıyorum. Hala aç ve susuzum. Yemek yemem bile emredilmedi düşünülmedi. Saat 24 gibi kapı çalıyor. İkiside çakır keyif içeri salona geçiyorlar. Ben yine salon kapısında bekliyorum. Onlar salonda sevişirlerken
//// Bize iki tane türk kahvesi yap ikiside sade olsun.
//// Emredersiniz efendim.
Kahveler içiliyor ben yine yerimdeyim. Sonra kalkıp sarmaş dolaş yatak odasına doğru yürüyorlar.
//// Yatak odası kapısında hazır bekle birazdan lazım olacaksın.
//// Emredersiniz efendim.
Ben yatak odası kapısında ayakta bekliyorum kapı kapalı. İçerden gelen haz ve zevk sesleri kulağımda çınlarken kalbimi acıtıyor. Haykırmalar ile geliyor ikised oh diyorum oh bitti. 10 dakika sonra sevgilisi çıkıyor odadan ve yüzüme o pis sırıtması ile bakıp çekip gidiyor. Bense orda dona kalmış bekliyorum.
//// Banyoyu hazırla duş yapacağım.
//// Emredersiniz efendim diyorum boğuk bir sesle.
Banyodan sonra çıkıyor ve bir bardak su içip yatak odasına yöneliyor efendim.
//// Git birşeyler atıştır sonrada gir kafesinde yat.
//// Emredersiniz efendim.
//// Bunları neden sana yaşattığımı biliyormusun?
//// Hayır efendim.
//// Düşün bakılım bu gece belki cevabını bulursun.
Sabah erken kafesin kapısı açılıyor. Aramızda hiç bir konuşma yok. Efendim çıkıp gidiyor evden. Sakin ve güzel bir gün işler bittikten sonra oturup kafesin önünde uzun uzun düşünüyorum. Acaba Neden????
Bir anlam veremiyorum bu olanlara uzun zamandır yokum ve emredildiği gibi elimden gelen tüm hizmeti yapmışım. Neden kızmıştı efendim. Neden bu ağır cezayı yaşamıştım. Bir memnuniyetsizlikmi vardı acaba?? Akşama kadar düşünüp cevabı bulanamamış bir sorudan sonra efendim geliyor......
Hala çok sessiz yüzüme bile bakmadan ben yokmuşum gibi mutfakta birşeyler atıştırıp kendine bir kahve yapıyor!!!!!!!!!!!!!!!!!
Kahvesini yudumluyor televizyonun karşısında ben ise hala oturuyorum kafesin önünde. Saat 21 sularında telefonu çalıyor. Görüşmenin ardından giyinip gidiyor tekrar. Yine sessizlik yine acı....
Saatler geçiyor karanlıkta düşünceler içinde. Gece yarısından sonra efedim giriyor içeri. Oldukça sarhoş belli. Yine konuşmuyor. Kapının önünden başlayarak saçıyor etrafa üstündekileri bu yolculuk yatak odasının önünde son buluyor. Kapının kapandığını ve yattığını duyuyorum. Ben ise hala yokluğun içinde bir hiç olarak bekliyorum orada.
Kalkıp sessizce yatak odasının kapısının önüne kıvrılıyorum. Belki seslenirse duymam diye ama nafile. Sabah üstümden atlayıp çıkıp gidiyor evden yine ben yokmuşcasına. Bu boşluk beni öldürecek. Ne yapmalıyım ne demeliyim bilemiyorum.
Köleye verilen en büyük ceza bumudur acaba?????
İLETİŞİMSİZLİK.................................... .....................
Hiç ses seda yok efendimden. Evin içinde yapılacak işte kalmadı her şey tamam. Elime bir kitap olup bir köşede okumaya başladım artık. Sessizlik derin sessizlik içinde. Birden cep telefonuma bir mesaj geldi. Bu numarayı efendimden başka kimse bilmez muhakkak odur diye atıldım birden.
//// Akşam evde olmayacağım. Sen keyfine bak.
????
Ne demekti şimdi bu. Sen keyfine bak. Gecede gelmiyecekmiş ne zamana kadar devam edecek bu işkence böyle bilmiyorum. Ama yarını belkide yarın akşamı beklemekten başka çare yok...........
Efendim ertesi gün öğlen geldi eve. Yanında bir erkek var sevgilisi değil. Her halinden belliki bir köle bu. İçeri girer girmez soyunup çantasındaki bayan hizmetcisi kıyafetlerini giyiyor. Üstünde dekolte bir gömlek altında mini etek ayağında çorap yok. Ama akşamdan kaldıkları belli derin işkence izleri var üzerinde. Sırtı ve ayakları kırbac ve sopa darbelerinden kabarmış. Oldukça ürkek ve korkak bir hali var içerde. Dayağı yediği yer belliki efendim. Zaten başkası onu bu hale zor sokar.
//// Ayağa kalk şapşal ve soyun ürerinde hiç bir şey kalmasın.
//// Emredersiniz efendim.
Günler sonra ilk konuşmamızdı bu. Soyunuyorum hemen bir ip ölçüyor elinde tam 2 metre. Sonra beni kaloriferin borusuna bağlıyor.
//// Solucan ordan yarım ekmek bir bardak su getir.
//// Derhal efendim.
Diğer köle koşarak mutfağa gidiyor. İstediklerini getiriyor.
//// Al eline metreyi ve şu şapşalın ayaklarının dibinden ölç. Tam 2 metre 50 santime koy ekmek ve suyu.
Emri derhal yerine getiriliyor. Benimle olan iletişim tekrar bitiyor sonra. Diğer köleye emirler yağıyor akşam için hazırlık başlıyor parti verilecek. Arada elindeki sopa ile vuruyor acele etmesi için. Hakaretler havada uçuşuyor bu arada önemli bir parti bu belli. Bense boynumda ip çıplak oturuyorum yerimde.
Diğer köleye emrediyor kafesine tamam herşey. Diğer köle benim kafesime girip oturuyor. İkimizde sessiz bekliyoruz. Efendim ise şarabını yudumluyor ayaklarını uzatmış dinlenirken..............
Akşam artık parti zamanı. Ben hala yerimde bağlıyım karnım çok ac ve susadım ama ulaşamıyorum karşımdaki ekmeğe ve suya. Diğer köle ortada hizmet ediyor. Misafirlerin tamamı dominant. Kiminin yanlarında köleleri var. Efendimin sevgiliside burada sarmaş dolaş eğleniyorlar. Beni kimse görmüyor sanki ben yokmuşum gibi herşey.
Diğer köle ordan oraya koşuşturuyor hizmetinde. Sürekli itilip kakılıyor efendim sürekli bağırıp çağırıyor. Kan ter içinde bir saniye soluklanmak için otursa efendim tekmeleyerek kaldırıyor yerinden. Ben ise hala sanki yokum.
Parti bittiğinde ortalık berbat halde. SAbaha kadar çalışmalı yoksa toparlanmaz. Ama efendim onu diğer odaya gönderiyor.
//// Tüm işler sabah yapılacak. Defol git bir yerlerde uyu.
Loş ışıkta odada efendim sevgilisi ve ben varız. Onlar hala ben yokmuşum gibi davranıyorlar. Sevişmeye başlıyorlar çılgınca arzu dolu. Haykırışlar kulaklarımda çınlıyor gözlerim kapalı ama kulaklarımı tıkamam mümkün değil. O kadar çok bağırıyorki efendim alt kattakiler bile duyuyor belkide. Sevişmenin sonunda birer sigara yakıp uzanıyorlar ve sarmaş dolaş uyuya kalıyorlar.
Ben ise hala yerimde ve hiçlik içindeyim. Uyumakmı bilmiyorum belki ama sabah zor olacak sanırım...
Artık sabah oldu kuşlar ötüyor güneş doğuyor. Ben ise hala ekmeğe ve suya ulaşmak için çabalıyorum. Diğer köle çoktan uyanmış kahvaltı hazırlıyor. Efendim uyanıyor çıplak o muhteşem duruşu ile dikiliyor ayağa. Yine her zamanki gibi sert ses tonu ile sesleniyor.
//// Hadi salak kahve getir bize.
//// Emredersiniz efendim.
Sevgilisinin kucağına oturup uzun uzun öpüşüyorlar tekrar sevişme başlıyor. İniltiler haz dolu sesler. Kahveler geliyor ama kimsenin umrunda değil onlar kendi dünyasında. Sonunda bitiyor efendim banyoya gidiyor. Sevgilisi apar topar giyinip çıkıyor evden kahvesini bile içmeden. Efendim banyodan çıkmış ıslak saçları ile köleyi çağırıyor.
//// Gel buraya bakalım salak.
//// Emredin efendim.
//// Dün geceki hataların için 100 sayacaksın kaldır eteğini.
Köle alması gereken pozisyona geçip sessizce bekliyor. Kalçalarına inen sopa darbesi ile sadece sayıyor ve inliyor. Sayı 60 lara geldiğinde yığılıyor yere ve orda öylece kalıyor. Efendim ayaklarını uzatıp kahvesini yudumlarken bir ona bakıyor ve birde bana.
//// Buna hala katlanmak niyetindemisin????
//// Evet efendim.
//// Neden azadını isteyip kurtulmuyorsun bunlardan.
//// Efendim ölüm fermanını imzalamak olur. Ben sizsiz olamam.
//// O zaman daha çilen çok bakalım ne zamana kadar dayanacaksın.
Giyinip çıkıp gidecek evden. Çıkarken kölenin kafasına su döküp ayıltıyor.
//// Evi toparla cezanın kalanını akşam tamamlarız. Bu arada sakın bu solucana acıpı su yada ekmek verme.
//// Emredersiniz efendim.
Bana doğru dönüyor
//// Akşama kendini hazırla bakalım bunada katlanabilecekmisin benim için?????
Çıkıp gitti işte................
Akşama kadar aç ve susuz boynumdan bağlı artık dayanacak gücüm kalmadı . Bayılmak üzere iken efendim giriyor içeri. Diğer köle peşinden geliyor 4 ayak üstünde. Ayağı ile suyu ve ekmeği önüme doğru itiyor.
//// Ye bu gece kuvvete ihtiyacın olacak.
Sessizce yiyorum ekmeği suyuda içiyorum. Bu gece kuvvet neler oluyordu yine.
Birazdan kapı çaldı içeriye Arzu hanım ve kölesi giriyorlar. Arzu hanım bana doğru bakıyor ve….
//// Ayol ne yaptın buna perişan halde bu.
//// Kendi seçimi.
Diyor efendim. Ben ise sessiz oturuyorum yerde. Arzu hanım geldiğine göre ciddi anlamda güce ihtiyacım olacak belli. Arzu hanımın yanında oldukça iri kaslı bir köle var ama tabiki süt dökmüş kuzu gibi oturuyor ayaklarının dibinde. Birlekte bir şeyler içtikten sonra Arzu hanım
//// Hayatım benim damızlığa biraz bal ve ceviz ezmesi getirmiştim izin verirsen yesin bu gece uzun olacak.
//// Tabi canım sen nasıl istersen.
Arzu hanım ayaklarının altına bir örtü serdikten sonra balı ve ceviz ezmesini ayaklarının üstüne döküp gözleri ile işaret ediyor yala dercesine. Beklide kölenin en tatlı yemeği bu ama amaç farklı biliyorum kölenin dahada azmasını istiyor belli.
Daha sonra efendim beni ipimden çözüp odanın ortasında sehpanın üstüne bağlıyor.
Arzu hanım sesleniyor
//// Hadi bakalım ben söyleyene kadar durmak yok istediğin kadarda boşalabilirsin.
Azman köle ayağa kalkıp arkama geçiyor ve kalçalarımın arasına kaydırıcı bir yağ sürüyor. Sonrada haince içime daldırıyor o koca seyini. Bağırmak istiyorum ama ağzımda efendimin çorapları dolu. İnanılmaz canım acıyor inliyorum sadece. Köle beklide aylardır seks yapmamış çılgın gibi saldırıyor üzerime. Acınası gözlerle efendimin yüzüne bakıyorum gözleri parlıyor. İlk boşalmasını hissediyorum içime. Ama hiç durmaya niyeti yok devam ediyor daha hızlı. Bacağımdan aşağı inen şeyin kan olduğunu düşünüyorum o an. Buna dayanmak nerde ise imkansız. Bir saat kadar sonra duruyor köle efendisinin emri ile.
Efendim beni çözüyor ve gidip banyoda temizlenmemi emrediyor.
Çıktığımda kapının önünde kadın iç çamaşırları ve saten bir kadın geceliği buluyorum.
//// Bunları giy ve yatakta bekle.
//// Emredersiniz efendim.
//// Son kez soruyorum hala azadını isteyebilirsin.
//// Efendim yatakta bekliyor olacağım………………….
uzun süre bekledim yatakta emredildiği şekilde.
//// Buna neden katlanıyorsun????
//// Siz efendimsiniz.
//// Olsun kendini düşünmen gerekmezmi.
//// Efendim ben sizin malınızım siz beni düşünmüyor iseniz ben kendimi nasıl düşüneyim???
//// Peki rahatla artık. Rahatla ama şımarma hesabını sorarım. Sana güvendim inandım tüm aşamaları atladın.
//// Tesekkür ederim efendim.
//// Ben cıkıyorum şimdi yarın izinlisin köle değilsin sensin. Kendin için bir seyler yap. Yemek ye gez dolaş benide aklına geitrme sakın. Düşünki ben yokum.
//// Emredersiniz efendim.
Yarın işte o yarın gelmişti. Sabah kalktım yine evi derleyip toplayıp kendimi sokağa attım. Özgür bir gün ne yapsam acaba nereye gitsem ne yesem. Nasıl eğlensem. Sokaklarda yürüyorum boş boş. Sokak aralarındaki dilencilere bakıyorum ne kadar aciz ve sahipsizler. BAşı boş muhtaclar. Düşünüyorum şimdi benim onlardan ne farkım var. Tek farkım cebimde para var aslaında başka hiç bir farkım yok. İki saat kadar sonra birden havada oksijen bitiyor nefes alamıyorum hemen cepten eferndimi arıyorum ama cebi kapalı. İş yerini arıyorum ama ordada yok. Yemek bile yemek istemiyor canım. Hemen bir taksi cevirip biniyorum taksiye.
//// Ne tarafa abi...
diyor taksici. Eve sür diycem diyemiyorum sen ol emri verildi. Nereye gideceğimide bilmiyorum aslaında.
//// Bebek sahiline doğru yürü sen.
Ben efendimi ilk orda görmiştim bir cafede cayını yudumlarken. En iyisi oraya doğru gitmek belki biraz rahatlarım hemde anılar tazelenmiş olur onu ilk gördüğüm cafede bir kahve içme fikri cok iyi gelmişti bana.
//// Geldik abi. Borcun .... lira.
Parayı ödeyip indim. CAfenini önünde tüylerim diken diken olmuştu. Sanki rahatlamıştım biraz. Kendimi hızla içeri atıp boş bir masaya oturma arzusu hissettim.
İçeri girdim ve ortalığa bir göz attım şöyle. Aman Allahım oda ne????????????
fendim ile ilk kahve içtiğim masanın üstünde kocaman bir cicek.
Üzerinde ise bir not..
YANLIŞ YERDESİN.....
Hemen cıktım cafeden. Ne kadarda iyi tanıyordu beni. Sahile doğru yürüdüm uzun zamandır yapmadığım bir işi yapayım istedim. Bir ce viski si alıp bankın üstüne oturdum. Bir sigara yaktım ve viskiden bir iki yudum aldım boğaza karşı. Özlemişim yosun kokan boğaz kenarında keyif yapmayı.
Kalkıp bir sinemaya gittim. Hiç bir önemi yoktu filmin . Sadece karanlık bir ortamda herkez perdeye bakarken huzurlu oturmaktı amacım aynı zamanda birkaç saat daha gecirmek.
Sinema çıkışı artık dayanamayıp eve gitmeye karar verdim. Eve geldiğimde efendimin arabası kapının önünde. Evde olmalı girip girmeme konusunda tereddüt icinde iken camdan seslendi.
//// Tamam gel artık hadi eve.
Koşar adımlarla çıktım yukarı. Kapı acılır acılmaz ayaklarına kapanıp ona ne kadar ihtiyacım olduğunu söyleme kararında idim.
Kapı acıldı efendim son derece şık ve bakımlı. ,En sevdiğim kıyafetlerini ve çizmezelirin giymiş. Eğilmek istedim.
//// Hayır bu gün değil. Hala köle değilsin. Hadi gel bakalım iceri sana güzel bir sofra hazırladım birlikte bir yemek yiyip bir kac kadeh birseyler icelim.
Sessizce oturduk masaya ikimizde konuşmuyoruz. Yemekler yendi içkilerden birkaç yudum alındı. Artık konuşma zamanı diye düşünürken.
//// Son bir saatimiz Metin.
Bana adımla hitap etmişti. Birden içim ürperdi. Sanki iki sevgili modunda oturuyorduk ve bu uzun zamandır olmamıştı. Ayrıca neyin son bir saati idi bu.
//// Efendim neyin sonu.
//// Herseyin Metin. Ayla yolda geliyor şu an gerekli dökümlerle. O gelince ben çıkıp gideceğim siz bu gece burda kalacaksınız ve tanışma aşamanız başlıyacak.
Yarın sabahta tüm eşyalarını toplayıp Ayla nın evine yerleşeceksin.
İşinde bir değişiklik olmayacak. Ancak artık Ayla nın malı olarak hayatına uzun bir süre devam edeceksin.
//// Ama efendim derken.
gözümden damlayan bir kaç damla yaşa
//// Hayır hüzün yok. Böyle olmasını istiyorum bu beni daha mutlu edecek.
//// Peki efendim sizin mutluluğunuz içinse
bu aradada kapı çaldı. Ben kalkarken efendim aniden kalktı ve kapıyı acmaya gitti icerden duyduğum ilk ses..
//// Hoş geldin AYLA cım.
//// Evet canım işte bu.
//// Pekte mazlum oturuyor.
//// Ben cıkıyorum Ayla sana kolay gelsin. Akıllıdır meraklanma cabuk öğrenir.
//// Meraklanacak bir sey yok canım öğrenmezse ben öğretirim korkma sen.
Efendim cıkıp gidiyor evden ve ben yerde Ayla hanım koltukta 10 dakika kadar konuşmadan oturuyoruz.
//// Efendin seni bana sattı. Bundan sonra tüm hayatın kazancın bana ait.
Buna bir itirazın varmı.
//// Hayır Ayla hanım.
//// Şimdi yaklaş bakalım .
Tam önünde otururken ayla hanım çantasından çıkardığı bir yüzüğü bana doğru uzatıyor ve..
//// Alyansını çıkar ve bunu tak .
//// Emredersiniz Ayla hanım.
Gerekli değişiklik yapıldıktan sonra.
//// Bana bir kahve yap ben kahveyi şekersiz ve sade içerim.
//// Emredersiniz efendim.
//// Hmm akıllı ve zekisin. Yeni nişan yeni kölelik diyorsun yani. Yüzüğü takana kadar Ayla hanım sonra efendim. Seni sevdim biz seninle iyi anlaşacağız.
//// Teşekkür ederim efendim.
Kahvesi bittikten sonra ayağa kalkıyor ve
//// Ben çıkıyorum eve gidiyorum. Bıraktığım notta adres var. Bu evde sana ait hiç bir şey kalmayacak şekilde toplan ve sabah saat 11 de sana verdiğim adreste ol. Unutma buraya bir daha dönmeyeceksin. Ayrıca 3 gün izinlisin sonra işine devam edeceksin bu aradada benim evi ve düzeni öğreneceksin.
//// Emredersiniz efendim.
Metini evde Ayla ile bıraktıktan sonra çıktım ve her zaman oturduğumuz kafeye doğru yola çıktım. Kendime söylediğim kahveden sonra gözümün önünden tüm bu yaşananlar geçiverdi birden.
O ilk günkü çekingen tavırları bakışları ve bana yaklaşım tarzı hemen dikkatimi çekmişti zaten. Sigaramı ağzıma koyduğumda yakmak için ayağa kalkması gösterdiği saygı onun her hali ile bir sub karakter taşıdığının resmi gibiydi. Daha sonraki günlerde buluşmalarımızda tavrının hiç değişmemiş olması hatta beni tanıdıkça daha da saygılı bir tavır edinmiş olması da işaretler arasında idi. Daha sonra utana sıkıla kadın ayaklarından çok hoşlandığını ve benim ayaklarımı ne kadar çok merak ettiğini söylerkenki yüzünün kızarıklığı.
Araştırdığımda çok başarılı bir iş adamı olduğu ve meslek hayatında çok dirayetli ve yırtıcı tavırlar sergilediğini öğrendim. Her ne kadar tezatlık gibi görünse de bir başkası için, hiç şaşırmamıştım aslında, yaşamın içinde verdiği çaba, sahip olduğu güç onu diğerlerinden ayırıyor elbette, zaten güç ve güçlü dediğimiz kişi de iki gücün birbirine çarptığı anda göstermiyor mu kendini, kendisinden güçlü olduğunu hissettiği, değerleriyle saygı duyduğu kişiye boynunu eğmez mi insan ?
Tanışmamızın arkasından gelen 3 ay, o her ne kadar onu umursamam için çabalasa da, aslında bu umursamaz görüntümün altında , her hareketini, yeterliliğini ölçecek kadar yeterli bir süre oldu benim için.
Hayata karşı güçlü duruşu, azmi, her zaman gösterdiği saygısı, nezaketi, sınırlarını bilmesi, içinde saklı duran naifliği….. onu tanıdıkça, kendisinde farkına bile varmadığı itaatinin Sahibi olmak istedim.
Bir gece evime davet edip kapıdan girdikten sonra koltuğun yanına yere oturmasını söylediğim anda gözlerinin içindeki parıltıyı hiçbir zaman unutmayacağım. Hele ki önüne ilk tasmasını koyup da
//// Sıradan bir ilişki olmayacak metin bu iyi düşün ve kararını bu tasmayı takarak yada takmayarak bana göster..
Dediğim andaki şaşkın bakışlarını. Sonrada kısa bir düşünme sürecinden sonra tasmayı boynuna takarken takındığı huzurlu hali….
Daha sonra ona BDsM kavramından ne olduğundan ve özellikle Femdom dan bahsettiğimdeki heyecanını. Hemen bu gece tüm internet sayfalarını karıştırıp tüm bilgileri edineceğim derken ki aceleciliğini.
Asla unutamam.
Kahvem bitmişti. Alışkanlık işte kahve söylemeyi unuttum. Metin yok ki şimdiye çoktan yenisi gelmişti…………
Saat tam 11 de verilen adresteyim. Kafam çok karışık. Çok üzgün ve bitkinim. Bunu neden yaptığını hala anlamış değilim efendimin. Ama o böyle mutlu olacaksa bunu yapmaktan başka care yokki..........
Zile basıyorum kapı açılıyor.
//// Efendim ben geldim.
//// Geç bakalım içeri...
Muhteşem bir ev. Dekoru eşyaları duvarların boyasına varana kadar muhteşem.
Her yer tertemiz ve pırıl pırıl. Bunu kendisi yapmış olamaz.
//// Burası senin odan. Buraya yerleşebilirsin.
//// Teşekkür ederim efendim.
Odada bir yatak sehpa dolap mevcut. Televizyon bile var. Bu ne luks benim için. Ayrıca bir köşede bir kafes. Hem yatak hem kafes. Düşünmeden yerleşiyorum eşyalarımı kıyafetlerimi sıralıyorum. Hiç konuşmuyor Ayla hanım.
İçerde televizyona bakıyor. İşim bittiğinde yanına gidip diz çöküyor ve sessizce bekliyorum.
//// Git iki kahve yap gelde içelim hadi.
Mutfaktaki düzeni hemen keşfedip kahveleri yapıyorum. Nasıl içtiğini bilmediğim için kahveyi sade se şekersiz yapıp sütü ve şekeri tepside getiriyorum. Sormak olmazki en iyisi bu tavır. Kendisi ayarladığında öğrenmiş olurum böylece.
//// Sen gercekten çok iyisin. Ben kahveyi sütlü ve şekerli içerim söylemedim dimi.
//// Söylemediniz efendim.
//// Neyse bu sefer ben hallederim sende öğrenmiş oldun işte.
//// Benim çıkmam lazım. Sen evi keşfet. Zaten şu an temiz sonra serbestsin odanda oturabilirsin. Yapılması gereken tek şey var onu halledelim sonra çıkıyorum.
İçeriye gidip dolaptan erkekler için hazırlanmış bir kemer getiriyor. Bekaret kemeride denebilir. Kemeri giydikten sonra kilitleyip anahtarı cebine koyuyor ve çıkıyor.
İşte yeni evim yeni efendim. Sakin karakterli gibi görünüyor ama bilinmez. Yapacak bir şey yokki zaten. Odada televizyonu acıp karsına kuruluyorum. Acaba eski efendim ne yapıyor şu an. Nerde aklımdan geciyor birden ama kızıyorum kendime. Artık onu düşünmemeli ve odaklanmalıyım. Söylediğim gibi yapmalıyım artık.
SİZİ KALBİMİN EN DERİN YERİNE GÖMECEĞİMKİ BEN BİLE İSTESEM ÇIKARAMIYAYIM.
çok derinlere gömmeliyim. ÇOK DERİNLERE.....
3 günü tükettik bile. Çok alıştım yeni evime yeni efendime. Çok anlayışlı ve çok sevecen, çok kaprisli çok sert. Almayı seviyor ama vermeyi eski efendimden daha çok seviyor... Beni sürekli uyarmasına rağmen bir türlü bu kıyaslamayı sökemiyorum kafamdan.
İşte iş sabahı. Evden çıkıp işime gidiyorum artık uzun zaman sonra. Kapıda herkez mutlulukla karsılıyor beni. Sekretere yapmam gereken tüm işler bırakılmış. Odama girdikten sonra acil işleri halledip Eski efendimin odasına gidiyorum.
//// Merhabalar efendim.
//// Merhaba metin. Bana artık efendim demene gerek yok ismimle hitap edebilirsin.
//// Peki siz bilirsiniz.
Kısa bir iş görüşmesinden sonra çıkıyorum odadan. İçim neden buruk bu kadar neden hüzündolu. En iyişi gidip işin başında durmak. Şimdi bunları düşünmenin zamanı değil.
Akşam çıkışı ve ev. Hemen hazırlık yapıp efendimi bekliyorum. Sevdiği çiceklerden aldım. Kır papatyaları. Yemek masasında çok güzel duracaklar. Güzel bir şarap attım dolaba beyaz. Yanına güzel bir mevsim salatası
ve soslu tavukla sıcak kapanış. Üstüne ise meyva.
Evet hazırım işte efendim birazdan gelir...
Oturdum düşündüm günlerce. Ben neypmalıyım tabiki buda önemli ama gerçek anlamda köleliği ruhunda yaşayan bir adam ne yapmalıydı.
Uykusuz geçen geceler düşünce dolu günlerin sonunda bir karar vermiş olmanın rahatlığı ile yapmam gerekenleri dikkatlice kafamda sıraladıktan sonra Efendimle oturup bu konuyu konuşmaya karar verdim artık.
Bu gecen süre içinde itaatim aynen devam etti tabiki hizmetimde. Asla bir eksiklik yada kusur yapmadan aynı özen ve aynı dikkat ile. Halim ve tavrımdaki tek değişiklik iş yerinde eski sahibeme olan bakışlarım ve tavrımdı belki. Eminimki bunun farkında eminimki bana söylenenide biliyor. Çünki o güzel dudakların altındaki hınzır gülümsemeyi çok iyi tanırım ben. Yüzünde ben her gördüğünde beliren bu gülümseme beni deli ediyor.
Efendim isez hareket ve tavırlarını ve tarzını hiç değiştirmeden olaya devam ediyor. Yine bazen çok sevecen bazen çok sert yine almayı ama vermeyide seven pozisyonda.
Sonunda beklediğim akşam gelmiş ve efendim görüşme isteğimi kabul etmişti.
Loş bir ortamda o şarabını yudumlarken koltuğunda her zamanki gibi çıplak ve terliksiz ayakları mini şortu ile muhteşem bir görüntü içinde. Sarı dalgalı saçları omuzlarından aşşağı dökülmüş o kocoman mavi gözleri beni süzer olmuştu. Gerçekten bir Olimpos tanrısı edası içinde..........
//// Söyle bakalım metin kararını??
//// Efendim eğer izin verir iseniz (yutkunuyorum) ben sizden eski efendimide buraya davet etmenizi rica edeceğim tabi sizcede uygun ise...
//// Tabi neden olmasın bir telefon açayım müsaitse muhakkak gelecektir.
//// Teşekkür ederim efedim.
//// Bu arada sen odana gec o gelene kadar.
//// Peki efendim.
Muhtemelen telefon görüşmesini duymamı istemiyordu. Zaten hiç bir zaman ikisi bir araya gelerek yada telefonda bile olsa hiç bir zaman bir birliktelik söz konusu olmamıştı.
Aradan geçen 30 dakika kadar süreden sonra kapı çaldı. Hemen koşup açtım. Evet işte gelmişti eski sahibem karşımda. Birden alışkanlık ile diz çöküp ayakkabıların çıkarmak geldi içimden ama frenledim kendimi. Böyle bir tavır böyle bir zamanda çok yanlış olurdu zira..
Oda içerde koltukta her zamanki gibi ten rengi çorapları ile dizinin biraz üstünde eteği ve üzerinde derin göğüs dekoltesi ise oturuyor. Kömür siyahı saçları kısacık kesilmiş uzun zamandır. Kömür gözler ise özel bir makyajla biraz daha ortaya çıkarılmış durumda...
Her ikisininde önünde diz çöktüm. Meraklı gözler ile bana bakıyorlardı. Öncelikle her iki sahibemede teşkkürlerimi ve minnetlerimi bildirdikten sonra
Boynumdaki tasmayı çıkarıp ikisininde ortası sayılabilecek bir yere bıraktım.
Eski sahibeme dönerek (Zira seçim yap sorusu ondan gelmişti)
//// Efendim ben kendimi böyle bir karar verecek güçte ve yeterlilikte göremiyorum. Uzun zamandan beri hayatımı yönetmiş iki saygıdeğer hanım efendi olarak bu kararın sizin mutabakatınızla verilmesi ve kimde kalacağımın kararının ortak mutabakatınız olmasını dilerim. Eğer siz uygun görürseniz.
Kısa bir sessizlikten ve bakışmadan sonra. Efendim
//// Tamam metin sen odana geç ben seni daha sonra çağıracağım,
Belkide hayatımın en uzun sürecek bekleme süreci böyle başlamış oldu. Odada televizyonun karşısında sessiz ve kımıldamadan bekleme başlamıştı işte......
çerden gelen sesle irkilmiştim. Koşarak gittim. İlk sahibem ilk göz ağrım gönlümün bedenimin gerçek sahibi bir tek söz söylemişti.
//// Metin eşyalarını topla herşeyini al bu evde senden bir iz kalmasını istemiyorum.
//// Peki efendim.
//// Sonrada hanım efendiye veda et ve aşşağı gel seni aşşağıda bekliyeceğim.
//// Peki efendim.
Herşey hazırdı artık çıkabilirdim. Odaya girdim ve
//// Efendim bana olan ilginiz ve sevginiz ve bana kattıklarınız için çok teşekkür ederim.
//// Eğitim ve itaatini beğendiğini söylememe gerek yok metin, yapacağın uzun yolculukta kısa bir duruklama idi burası.Ruhunun gözlerini iyice açki bundan sonraki yolunda aydınlık devam edebilesin. EFENDİNİN ışığında.
//// Saygı ile efendim.
İşte gerçek evimin yolundayım artık....

hoşgeldiniz aramıza
ellerinize yüreğinize sağlık
<img class="go2wpf-bbcode" src="http://img220.imageshack.us/img220/4295/glittermaker10022007182fk3.gif">
Anka kuşuyum ben
Acı küllerimdir
Küllerimden yeniden doğmasını bilirim
Anka kuşuyum ben
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 0 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler