SALLENAZIN HIKAYESI
nedense uzun zaman sonra icimden geciyor.. icimdekini paylasmayi...
sallenazin yasadigi gercek hikayesi var. hikaye aslinda sallenazin kendisi.. degerli Efendisinle yasadiklari..
söyle demin bir kliplerime bakarken, köleligimin derinliklerine inebildim tekrardan. Efendilerin Efendisi MASTERDAPAIN in e hizmet edebilme gururunu yasiyorum ve minneddarligimi ne kadar sonsuz güvenimle, varligimla, öz benligimle Kendilerine sunsam azdir diye düsünüyorum.
benim yazicagim hikaye biraz farkli olucak, kelimeleri konusdurmuyacagim ve elimdeki imkani degerlendirip sizlere gözle takip edebiliceginiz gercek bir köle hikayesi anlaticagim..
uzun seneler önce birsey dogdu . ne oldugu belli degil... Taki onun karsisina dikilmis insanin diyinceye kadar senin adin bundan sonra "sallenaz" olucakdir diye...
nitekim sallenazin dogdugu gündür. köle sallenaz Efendisinin ona takdigi isim ile bundan sonra varolucakdir... onun icin ismimi manasini bana biri sordugu zaman bilmedigimi söyleyince inanilmiyor, halbuki nedeni belli.
köle sallenazin bilmedigini Efendisi biliyor ona egtimin en iyisini veriyordu.
ögrenimin bitmedigi bu yolda sallenaz cok inisler cikislar yasiyor, ama ayni zamanda cekilen hakiki seanslarimiz filimlere dönüsüyordu. böylelikle beklenmedik bir durum yasaniyor ve takdigim maske yüzünden " oriental girl " diye sallenazin serisi basliyordu..
iste hikayemiz "Oriental Girl", filimlerimizin klipleri.. nedenide. belki yasadigim egitimimim cok agir bir dönemi benim icin oldugu icin..
okunmadigi icin belki cok farkli, ama klibin icindeki yasanani icten yasarsaniz, sallenazin hikayesini anlarsiniz...
bu bitmek bilmiyen seansim cok acidiydi..
biliyordum hatami, bundan önceki cekimdeki köle bayan egitimini iyi yapmamisdim, verilen egitimi o bayanda uyguluyamamisdim. korkuyordum ona aci veririm diye hafifden vuruyor, aci vermemeye calisiyordum. hatam büyük cezam acimazis olucakdi... seans cekimden önce baslamisdi, hava cok sicakdi odada nefes almaya hava yok iken, maskem takilmaya emredildiginle biliyordumki bugün bedenimi saran acilardan ziyade nefesssiz kalmamak icin mucadele ediceksim. göstermeliydim Efendime hatami anladigimi ona itaatkarligimi ispatlamak zorundaydim.. ellerimi öyle bagladiki canim aciyordu. taakiii ilk kirpac vurusu sirtima indigi zaman, tüm acisi benemi sariyor, ne nefesimi nede baglamam acisini düsünüyordum. sirtim artik kac darbe aldi bilmiyorum, ama bildigim birsey vardi ise acimasiz cezanin daha baslangicindaydim
ve icimden sunu diyordum..

art arda sirtimin vuruslarini hissederken, her vurusdan tenimden girip ruhumdan cikan acilari hissediyordum, ve kendimi birakiyordum artik.. dayanamiyacagimi düsünürken yine kendimle savasiyordum, cezayi cekiyordum, iyi yapsaydim olmazdi elbet diyorum.. pes etmiyecekdim, kendimi ona birakip ama kendimi kaybetmiycekdim.. canim cok yaniyordu.
kendimi kaybetme korkusunu yasarken, vuruslar durmus olmasi lazimki ellerimin cözüldügünü hissettim, oh bitti galiba cezami cekdim galiba diye düsünürken, birden yere sirt üstü yatmis falakaya baglanmaya hazirlalnildigimi gördüm. icimden ne olur yapmayin diye yalvarirken, disdan belli etmemeye calisyordum.. itaatkar bir köle gibi olmam gerekiyordu.
carem yokdu, mecburdum ama su falakadan nefret ediyordum, heleki sopadan daha cok. ayaklar baglanmis icimdeki haykiris sesleri duyulmuyordu... bu ara sirtim acisida iyicene vuruyordu, sirtimda yaralar havanin sicakliginla terliyor iyicene pisiyordu.. olucak is degildi.. daha simdiden cildirma durumuna gelmisdimki, ilk sopa tabanlarima vurmus, can acisi tüm vucudumu sariyordu..
"nalet olasi sopa yine buldun beni degilmi, bakalim kimi cani dayanicak senmi benmi, ya ben pes eder yada seni tabanlarimda kirdirtdiririm"
diyerek, ard arda gelen vuruslari dayaniyor, az evelki isyanimi geri gelip keske daha sirtimda aci yasasaydimda su fakalayi yasamasaydim diyorum.. beterin beter acisi varmis tecrübesini tekrar yapiyorum.. ve inailmaz acilara katlanip. en sonunda baglandigim tahta sopayi son darbelerin acisinla ortadan kiriyorum.
seansim ne zaman bitti bilmiyorum artik, bildigim Efendimin sözleri bütün odayi doldurmus olmasi ve günlerce kulagimda cinliyan sesle cezami daha cekmedigimi ve yakinda devamini yasiyacagimi duymamdi..
ve günler gecmis tabandaki ve sirtimdaki yaralar gecmis, bir aksam oturuyoruz Efendimle. sakin bir aksamdi cok fazla sakindi, bilmem gerekirdi o aksamin oldugunu.
evet o aksamdi, Efendim cezami devam yasamamin gerekdigini söyledi. cok korkuyordum, inanilmaz korkuyordum bu sefer, taminen basima ne gelicegini düsünüyor kacmak istiyordum. istemiyordum o acilari yasamayi, istemiyordum vucudumun yaralanmasini. ama ne fayda istememek sanki istememeye bir iznim var, sen kimsin ki istiyor istemiyorsun diyip kendimi tessiliyordum. beni yataga baglamis sanki kurbanlik koyun gibide tüllerle ayaklarimi baglamis. veeeeeeee baslamisdi, yine nalet olsun yine sopa.. canimi yakan su aletden nefret ediyordum, her vurus tabanlarimi yakiyor, gururumdan bir pay daha aliyordu...
bitmek bilmiyen vuruslar artik beni bitirmisdi, yalvarmak istiyor kendimi Efendime afetdirmek istiyordum, fakatz acilar heryerimi sarmis bagirmakdan baska birsey yapamiyordum....
Hikayenin içinden bir çok ifade elıntı yapılarak,takdire neden oluşunu ifade etmek gerekir.Yaşanan bir hayatı kelimelere döküpte bu kadar güzel anlatmak herkesin harcı değil.
Bunun nedeni ise çok basit,insan ne yaşamak istediğini ve ne yaşadığını özümzerse,ne olduğunu ve kimliğini benimsemişse,bunu anlatmak iste yukarı da ki kadar kolay ve doyurucu.
Ellerine ve yüreğine sağlık Sevgili sallenaz
bilmiyorum belkide bagirmiyordum, belkide sesli sirf inliyordum ama icim haykiriyordu, yüregim tüm dünyaya sesleniyordu... yeterrrrrrrrrrrrr.. artik diye, dayanimiyacagim, bitiyorum.. neden nicin bu acilar.. hata yapdim ama bukadar aciya telafa edemedimmi.. bu kadarmi kötüydü yapdigim... bu kadarmi büyük hatam..
kiyip vuramadigim bir köle icinmi, nasil kiyardim Efendim, ya hata yapsaydim ya yanlis vursaydim ne yapicakdim o sucluluk duygusunla.. evet hosuma gitti gitmedi degil, ama bir hata ömürlük kölelin üzerinde kalsaydi ne yapayim ben o zevki...
bu cezayi cekdigime göre vardi bir ögreneyecegim, biliyorum Efendim var, canimdan can aliyor ama birtürlü kendimi birakmiyordum, ben direndikce, Siz pes etmiyorsunuz.. etmediginize göre, var benim muhakkak ögrenmem gereken birsey.. cünki bir köleye egitimimi gösteremedigimin cezasi bu olamazdi... diye icimle ve Efendimle begnimle savasirken vuruslar devam ediyordu.. artik durmaksizin ne kadar sopa yedim bilmiyorum, sayilar yok olmaya basladi saniyeler artik yillar gibi geliyor, yine can acimin dermanina düsüyordum... nalet olasi, herseyi beceriyonda su begnini niye döndüremiyorsun, piskolojik hasta gibi ol, aciyi hissetme adrenalin salterini gecir, vucudundan morfinler gecsin ki aciyi hissetme... nafile ne yapsam (ve hala yapamiyorum) olmuyor... acilardan ne bedensel nede zihinsel kurtulamiyordum... veeeeeeeee yine o an gelmis, ve yine kacirmisim... sopa kirilmis...
ahhh canim sopam bu sefer sen yine bana yenik düstün...
ve gerisini begnimde hatirlamiyorum, daha dogrusu hatirlamak istemiyorum.. uyumus ertesi gün olmus, tabanlarim yaniyor, her adim , bana dünü hatirlatiyordu... öyle bir durumdaydimki, Efendime zevkini yasaddigim sevincinde degildim, neyi yasadigimi ve bu durum artik dayanilmaz noktaya geldigini düsünüyordum... kendimle köleligimle cok savasmaya basladgim bir noktadaydim.....
ama hala köle idim, ve dünyam sarsilmis artik su bitmiyen cezanin neye varicagini düsünürken... Efendim, sanki hic birsey olmamis gibi gayet sakin nargile hazirliyor ve benim bargile keyfi yasamami emrediyordu, sanki celiskelerimi anlamis beni rahatlatmak istiyordu...
nargilemin keyfini iyicene dünyam karismis sekilde korkuyla yasamaya calisiyordum... ve tabiiki korkularim bosa degilmis, bir an icinde keyifli yerim olmus zindan yerim, gögüs üstü yatirilmis, ayaklarim yine fakala posisyonuna koyulmusdu ilk kamci ayaklarima vuruluyor benim dünyam allak bullak oluyrdu.. yanlis filim yanlis yerdeyim diyordum kendime...
ama dogru yerdeydim filim devam ediyor, cazam devam ediyordu..
ve tabanlarimi birakiyorum olayin gidisaatine...
gidisaat.. .. o kamci sesi idi....
cezami bitirmek istemiyen benim 24/7 olmadigimi gayet iyi bilen Efendimden geliyordu. Tabanlarima pes pese inen kamci vuruslarina dayaniyor ne düsüncegimi ne yasiyacagimi sasiriyordum... Efendimin bu bitmek bilmiyen cezasi artik beni celiskilere sürüklüyor, köleligimden nefret ediyordum... bilmiyormuydu beni, güvenmemismiydim, 24/7 olamiyacagimi bilemiyormuydu.. zaten benim gibi bir insanin köle olmasi cok zor birakinki 24 saat 7 gün boyu yapicagim.. sorgu üstüne sorgu tabanlarima hala devam eden vuruslari gölgeliyordu, icimdeki kizginlik artiyor güvendigime pisman oluyordum... ama bunuda atladicakdim pes etmiyecekdim. cünki artik güven duygum yipranmis olsada biliyordumki beni öldürmezdi dogru anda seansi kapatirdi.
Efendim bir yandan benimle konusuyor, konusmasinda bana kiziyor beni bir hic oldugumu ifade ediyordu, köle varligimdan anlatiyor ve ayni zamanda hala vuruslarini devam ediyor... ben artik algilamiyorum, cevap vermem gerekiyorsa egitilmis robot gibi veriyordum. ben artik herzamanki gibi duyulmuyan sesimle konusuyordum.i ic sesimle baslamistim sevgili dostum kamciyla konusmaya.
eyyyyyyyyyy dostum canimi sopadan daha cok yakiyorsun ama seni neden seviyorum biliyormusun.... sen ben gibi hayat gibi süprizlerle dolusun... hedefledigin yeri tutar ama ayni zamanda umulmuyan yerlere dagilirsin.. tipki tabalnarima suan vurdugun gibi fakat incecik bilegime vurdugunu sonradan anladigim gibi... sopa arkadasindan nefret ediyorum, o Efendilerin köleyi biran önce dize getirmek istedigi aletdir, iki dimensiyon icinde yasar.. uzunlugu agirligi bellidir, hedefledigi yeri yakalar korkunc agri verir ve kalkincada gerisinde yanma hissi birakir.. kisa vadelidir yasantisi.. ama sen öyle degilsin.. senin nereye gidicegin belli olmakla beraber o uzun deriden veya latex den iplerini yilan gibi sarmaliyorsun.. seni kesdiremiyorum.. ne yapicagini vucudumda bilemiyorum.. heyecan ve süprizler dolusun.. bir bulusmam yokki senle ayni olsun... sen dimensiyonlari asmissin..hayat gibisin.. hergün farkli hargün yeniden dogus yasatiyorsun.. yasamayi cok seviyorum...
kamciyla öyle bir bütünlesme üzereyimki Efendim vurmalari durduruyor.
birden icimdeki konusmalari durduruyor, Efendime konsantre oluyorum.. bana yakin zamanda sirti acik bir elbise ile hazir olmamim gerekdigini, cekim olucagini ve bu cekimde cezamin devam edicegini dedigini hatirliyorum.. duydugum sözlere cildiricakdim, artik nereye kadar diyordum... bitmedimi diyordum. elbette köle olarark sorgulama hakki yok, fakat artik bu ceza köleyi asmis esas kisiligime yansimaya baslamisdi.
günlerce kendimi ve zevkimi yada secimimi sorguluyordum.. zevkim artik eziyet olmaya baslamisdi özel hayatimda.. günlerce tabanlarim agriyor, güncel hayatimi is hayatimi engelliyordu.. ne olmusdum ben, ne hallere düsmüsdüm... yasamayi sevmiyormuydumki, ölmekmi istiyordum?. Efendim son dönemlerde sirf sadistligini yasayandi, peki benim Sm zevkim icin önemli olan zeka ve akil kuvvetini nerde birakmisdi? neydi olanlar.. acaba uyusmuyor ondan cezami cekip azadimimi isteseydim.. Efendime köleligimin getirdigi sonsuz saygim var elbet ama esasan bir gönül borcum yok, Efendimi hic bir zaman sevmedigimi kendiside biliyor, tam tersine nefretimi bilir ve bundan zevk aldigni söylememismiydi. zaten su alemde Efendisine sevgi duyan kölelere sasiriyorum, ama belkide ben bu aleme uymuyorum. canimdan can aliyor, canimdan can aldigi icin birde seveyim. yok bu konuda ben yokum, zaten ben Efendi olan bir insana altarafi köleyim, ve 24/7 degilim, ilerideki esas hayatimdaki hayat arkadasim benim hayatimin esas 24/7 dir. esas kölelik ordadir, yaaaaaa ne oldu bana cildirmak üzereyim, daha görmem gereken yasamam gereken okadar cok sey varki kafam karisik, ne yapicagim... cekime gidersem basima ne gelicek, güvenim sarsildi.. ya dikkatli olmassa ya bir anlik zevk esas hayatimi veya gelicek senerde beni bekliyen mutluuklarimi engellerse... evet egitimdeyim, ögreniyorum ilerime hazirlik icindeyim, fakat artik bu ögrenim dozajini asiyor. ne yapicagim.. korkuyorum..
telefon caliyor, su vakidde su yerde hazir ol, cekim yapicagiz... diyen sözler beynimi isliyor, aslinda son sans kacmak icin... ama kimden, kendindenmi, sen kacanlardan degilsin, temiz basladin temiz Efendine layik sekilde olayi kapiyacaksin.. bu sana yakisir düsüncesiyle, denilen yere yoluma koyuldum... nasil bir yol olucak bu seferki acaba .. döndügümde bu yoldan neler yasamais arkamda artik neler birakmis olucagimi düsünüyordum....
seans baslamis, odanin icinde yari asilmis kendimi buldum, üstümde sirti acik kirmizi elbise. odanin ici Efendimin sesi ile yankilaniyr, bana eger bu seansi yapmam gerekdigi gibi yaparsam bana yeni sans vericegini söylüyordu..
yine duyulmuyan sesim konusuyordu......ne sanssi,?? son noktamdayim Anlayin, dayanamiyorum, bittim, Sizin zevkiniz benimkisi degil, dayanmamim sebebi sirf Size olan saygim. ne sansi Efendim?? neye sans ?? bu eziyetlerin devami icinmi, sirf yasadigim fiziksel aci, Siz benim ruhumu artik görmüyorsunuz? neye dayanayim peki?
sesli olarak.. peki Efendim diyip, boynumu büküyordum. Biliyordum ne kadar suan savassam bile, boyun egmekten baska carem yokdu.
Efendimin ellerine bedenimi birakirken, icimdeki yasayan son kölelik duygularimla ve son kuvvetimle sunu diyordum.
utaniyorum, Sizden utaniyorum, ismimi Siz takdiniz layik olmaya calisdim, olamadim..tükendim, bittim, yoruldum artik, soldum artik....neolursunuz bugün artik su bitmek bilmiyen cezanin nedenini yasayayim köle olarark bir tutanak bulayim, yada artik dilemekden utansam bile layik olamiyorum Size varatdiginiz gibi yok edin ve sallenazi lütfen azaad edin..
yada artik dilemekden utansam bile layik olamiyorum Size varatdiginiz gibi yok edin ve sallenazi lütfen azaad edin..
Hikaye,önceki yorumum gibi tek kelime ile mükemmel.Hikayenin için de çok alıntı yapılarak,fikir alışverişin de ve görüşlerin bulunulması gereken ifadeler var.
Ama,özellikle şu yukarı da ki ifade sanırım çok objektif yaklaşımla farklı ve düşündürücü youmlara neden olacak bir ifade.
Bu istek ve azad çok önemli.

Nefesimi tutarak izlerken şu belirlemeyi yapmak zorunda hisettim kendimi.
hikâye - isim (hikâ:ye) Arapça
1 . Bir olayın sözlü veya yazılı olarak anlatılması:
"İşte en geniş bir programla başlamış kırk senenin hikâyesi."- R. N. Güntekin.
2 . Aslı olmayan söz, olay:
"Anlattıkları hep hikâye idi."- .
3 . edebiyat Gerçek veya tasarlanmış olayları anlatan düz yazı türü, öykü.
Başlıktaki "hikaye" birinci manada kullanılmaktadır. Üçüncü manadaki alternatiflerden ise "Gerçek" olanı geçerlidir.
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 0 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler