Nazan & Yoshi Son Bölüm
VI. Bölüm
“Şimdi git bir pantolon giyin bakalım” dedi Yoshi.
Nazan dediğini yaptı. Jeanini geçirdi üstüne. Fakat yürüdükce şişirilmiş dudakları pantolonun ağına sürtünüyordu.
“Aman tanrım. Bu ne “ dedi.
“Yürüdükçe uyarılıyorum.”
“Aahhhh” deyip yine sarsıla sarsıla orgazm oldu.
Yoshi tekrar kayboldu ve elinde küçük bir enjektörle döndü.
“Yatsana bir dakika” dedi.
Nazan isteğine uydu Yoshi’nin.
“Aç bacaklarını” dedi.
Nazan açtı bacaklarını.
“Nereye yapacaksın onu”
“Görürsün şimdi “ dedi Yoshi.
Bu çok ince iğneli bir insülin enjektörüydü.
Nazan’ı bir merak sardı. Vaginasına her dokunuş ayrı bir zevk veriyordu ona.Yoshi dudaklarını parmaklarıyla araladı ve klit derisini geriye çekti hafif.
Nazan daha ne olduğunu anlamadan Yoshi iğneyi klitin ortasına batırdı.
“Hhhiiiii” diye irkildi Nazan.
Yavaş yavaş salini kiltin içine boşalttı. Nazanın kliti leblebi büyüklüğüne ulaşınca iğneyi geri çekti.
Sonra sağ memesinin ucuna batırdı iğneyi. Nazan acıyla yüzünü buruşturdu. Biraz sıvı verdikten sonra meme ucunun çevresine enjekte etti salini. Nazanın meme uçları ve çevresi iyice büyümüş ve kabarmıştı. Yoshi şırıngayı bir kenara bıraktı ve emmeye başladı. Nazan çılgına dönmüştü. Bu şehvet fırtınası tam bir saat sürmüştü.
Nazan’ın salinli organları artık yavaş yavaş normale dönmeye başlamıştı. Nazan yerde karın üstü dönerek
“Bu günü herhalde hiç unutamam” dedi.
“E unutulacak bir gün değildi.” Diye cevap verdi Yoshi.
“Nasıl buldun klit enjeksiyonunu ?”
“ Acıdı ama değdi doğrusu.”
“Saline işte böyle bir şey. İnsanı kudurtur.”
“Gerçektende öyle.”
“sen kendi kendine mi yapıyorsun ?”
“Bazen. Bedenime seninkinden başka el değmedi ki zaten.”
“Biliyormusun, benimkine de “
Nazan Yoshi’nin elini kavradı.
“Ölene kadar seninim” dedi.
“Bende seninim” diye cevapladı Yoshi.
Birbirlerine sarılıp derin bir uykuya daldılar.
Akşama doğru birlikte alışverişe çıkıp bir Osaka turu attılar.
Yoshi Nazana bir kimonu aldı. Akşam yemeğini dışarıda yediler.
Saat 22’ye doğru eve geldiler.
“Tabanlarım hala sızlıyor” dedi Nazan. Ayakkabılarını çıkarıp tabanlarına baktı.
“Bakayım ne durumdalar” dedi Yoshi.
Nazan bacağını kaldırarak tabanını Yoshi’e gösterdi.
Tabanlarında küçük küçük kırmızı iğne izleri vardı.
“Ama sabahki gibi değil, azaldı sızlaması”
“Yarına bir şeyin kalmaz merak etme. Düzelmeye başlamış.”
Yoshi parmaklarını Nazan’ın tabanlarında gezdirip iğne izlerini yokladı.
Yoshi’nin parmaklarını tabanlarında his etmek Nazan’ın hoşuna gitmişti.
Nazan parmaklarını araladı. Bu Yoshi için bir davetti.
Tabi bunu anladı oda. Parmağı ile Nazan’ın parmak aralarını hafifçe okşamaya başladı. Ayakları daha hafif nemliydi. Yoshi eliyle topuğu kavradı ve Nazan’ın ayağını kendine doğru çekti. Başparmağını ağzına götürüp emmeye başladı. Dilini parmak aralarında dolaştırdı. Tek tek bütün parmaklarını emdi.
Nazan’da Yoshi’nın ayağına uzandı. Flip flobunu çıkardı ve dilini kadının tabanının ortasındaki süt beyazı bölgede gezdirmeye başladı. Dili kıpkırmızı pedlerine doğru kaymaya başladı. Yoshi ‘nin bedeni zevkten kasılıyordu. Parmaklarını aralayıp Nazan’ın dili için yer açıyordu. Nazan ‘ dilini parmak aralarında dolaştırırken elini tabanında oluşan kırışıklıkların üstünde dolaştırıyordu. Olağanüstü yumuşaktı Yoshi’nın tabanları. Oldum olası hep imrenmiştir onlara.
“Benimkilerde böyle olsaydı” diye kıskanmıştır bile zaman zaman.
Yarım saat sonra Yoshi izin istedi ve yatak odasına gitti.
Elinde siyah bir şişe, bir iğne kutusu ve bir makara iplikle döndü.
Nazan merakla Yoshi’yi süzdü.
“Nedir onlar” diye sordu.
“Şimdi görürsün “ dedi Yoshi.
İğne kutusundan bir iğne çıkarıp, ucun 3-4 mm gerisine ipliği sarmaya başladı.
Küçük bir top olana kadar sıkıca sardı.
“Şimdi uzat ayağını bakalım” dedi.
“Yoshi”yi en sevdiği yerde taşıyacaksın bundan sonra.”
“Dövme mi yapacaksın ?” diye sordu Nazan
“Evet, bizim eski usulde yapacağım. Biraz acır ama iyidir.”
Nazan sol ayağını uzatıp kanepenin kenarına koydu.
“Neresine yapacaksın ?” diye sordu Nazan.
Yoshi parmağını tam pedlerin bittiği yerin ortasına koydu. İki pedin arasındaki çizginin bittiği beyaz yumuşak bölgeye.
“İşte buraya” dedi
“ Sende işini biliyorsun ha, orası en çok acıyan yer”
dedi Nazan.
“İyi ya, daha zevkli olur”
Yoshi Nazan’ın tabanının önüne oturdu ve iğnenin ucunu küçük bir çanağın içindeki özel boyanın içine batırdı.
Nazan’ın tabanına herhangi bir çizim yapmamıştı. Elinin dışını, tabanın kenarına dayayarak destek aldı. İğnenin ucunu hızlı fakat yumuşak bir darbeyle Nazan’ın tabanına batırdı.
Nazan’ın ağzından hafif bir “ay” sesi çıktı.
“Ya Yoshi orası çok hassas, bayağı acıyor.” Dedi.
Yoshi içinden “tatlım san daha acıyı görmedin.” Diye düşündü. İğneyi sürekli birbirine çok yakın yerlere batırdıkça, orası çok daha hassaslaşıyordu.
İkinci sefer de yine irkildi Nazan.
Tahmininden zor olacaktı bu iş.
3, 4 derken Nazan’ın anlında boncuk boncuk ter belirmeye başlamıştı.
Zaman zaman acıdan elini sallıyordu.
İğnenin battığı bölge o kadar hassalaşmıştı ki dokunsan canı yanıyordu.
Yaklaşık 30 defa batıp çıkmıştı.
“Daha çok var mı “diye sordu
“daha yarıya gelmedik bile “dedi Yoshi.
“Yapma ya “ dedi Nazan.
Nazan oturur pozisyona geçtı öne doğru eğilip yüzünü avuçlarının arasına aldı.
İğne hızla tabanına girip çıkıyordu,
Tekrar uzandı “ufffff” diye nefesini üfledi. Ellerini yüzüne kapadı.
İğne ayağına battıkça diğer ayağını kanepeye bastırıp sürtüyordu.
50 yi geçmişleridi.
“Nasıl bitiyor mu” diye sordu.
“Yarıya geldik” dedi Yoshi.
Hiç bu kadar acı his etmemişti tabanında. Korkunç bir şeydi.
Yüzünden ve bedeninden oluk gibi ter akıyordu.
Yarıda kestirmeyi de yediremiyordu kendine. Dahası Yoshi için buna katlanmak zorundaydı. Kendisine hiç sormamıştı bile. Demek ki dayanacağından o kadar emindi.
İğneler artık her seferinde sanki beynine saplanıyordu. Dikkatini başka bir şeye vermeye çalıştı. Fakat iğnenin her girişinde, acı dikkatini tabanına yönlendiriyordu.
“ Ayyyyy Yoshi çok acıyor, bitir artı ne olur” dedi. Sesi ağlamaklıydı.
“30 40 tane kaldı. Birazdan bitecek dedi.
“Ne, 30 –40 mı. “
Yoshi iğneyi batırdıkça Nazan kasılıyordu. Artık sesi kesilmiş bitkin düşmüştü. O kadar terlemek halsiz bırakmıştı onu.
Sonunda bitti.”
“Tamam “ dedi Yoshi.
Nazan gözlerini araladı ve hiçbir şey söyleyemedi.
Yoshi pamukla bölgeyi boyadan temizledi.
“Bak bakalım güzel olmuş mu”
Nazan oturup ayağını kavrayıp tabanını yukarıya doğru çevirdi.
Yoshi adını japon harfleriyle yazmıştı ayağına.
Gülümsedi “Çok güzel olmuş”
“sevindim beğenmene” dedi Yoshi.
“Şimdi sıra bende. Sende benimkine adını yazacaksın “ dedi.
“Ama ben hiç bu işi yapmadım ki.” Dedi Nazan endişeyle.
“İğneyi birbirine çok yakın yerlere batıracaksın. Her seferinde boyaya batır ve ucu ipliğe kadar sok. Sık batırmazsan nokta nokta kalır.” diye tarif etti.
Nazan yerinden kalktı ve Yoshi uzandı bu sefer kanepeye.
Parmaklarını oynatıp tabanını kırıştırdı. Nazan’ı gaza getirmek istiyordu.
Yoshi T-shirtini çıkarıp yumak yapıp ağzına aldı.
Hadi başla anlamında gözlerini yumup açtı.
Nazan iğnenin ucunu boyaya batırıp, aynı bölgeye ucu bastırdı.
Orası o kadar yumuşaktı ki iğne cildi hafif esnetip hemen içeriye daldı.
Yoshi’de bir hareket yoktu. Tekrar batırdı, tekrar ve tekrar.
İğne Yoshi’nin tabanına battıkça hafif irkilip ağzındaki kumaşı ısırıyordu.
Yüzü terlemeye başlamıştı.
“Nasıl gidiyor” diye sordu Nazan.
Yoshi T-shirt’ını ağızından çıkarıp” iyi, ama gerçekten çok can yakıyormuş.” Dedi.
İğne battıkça parmaklarını kıvırıyor yada geri çekiyordu.
40 dakika uğraştı Nazan. Kendisininki 25 dakikada bitmişti.
Nasıl acı çekti kim bilir diye geçirdi aklından.
Yoshi doğrulup dövmeye bakarken yüzünden ter damlıyordu.
Bakıp gülümsedi ” Harika olmuş”.
Elini “Nazan” yazısının üstünde dolaştırıp “Bu acıyı birbirimiz için çektik” dedi.
Birbirlerine sarılıp ağlamaya başladılar.
Nazan’ın dönüş tarihi yaklaştıkça içlerindeki hüzün artıyordu.
Kafasındaki düşünce kurt gibi kemiriyordu beynini. Kolay değildi böyle bir kararı vermek. Fakat Yoshi’den vaz geçemiyordu. Onsuz yaşayamayacağını artık iyice anlamıştı. Korkunç bir tutkuyla seviyorlardı birbirlerini. Tek bir ruh, tek bir beden olmuşlardı artık.
Nazan kararını vermişti.
Kalacaktı. Sonsuza kadar Yoshi’sı ile birlikte olacaklardı.
“Pain Queen” SM stüdyosunun web sitesine girdiğinizde pain slave listesinde göreceğiniz “ Red rose” isimli slave varya......
İşte o bizim Nazan.
Yoshi ve Nazan’nın ölümsüz aşklarını yaşayan İstanbul’lu Nazan.
Son
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 1 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler