Yine gözleri bağlı,tavandaki zincire bileklerinden kelepçeli.Fonda yunan müzikleri çalıyor.Bugün hep zincirlerle oynayacağımı anladı,demirin soğukluğu vücudunu üşütüyor ama sakin bir bekleyişte.Ona verdiğim her şekilde bir süre izlediğimi biliyor artık,heyecanı daha az sadece ben koltuğun üzerindeki zincir tomarını elleyip ses çıkarttıkça hafif irkiliyor.
Bu akşam için rakı güzel bir seçimdi,o temizliğini yaparken benim mutfakta zevkle mezeler hazırlamam,arada dolaptan bir şeyler istemem,arada günlük olaylar hakkında sorular sorup onunla ilgilenmem yüzünün sürekli gülümsemesine yol açıyor.Tabaklar hazırlandıkça ona uzatıyorum,büyük sehpadaki yerlerine özenle yerleştiriyor.
-Bir bira aç benim bardağıma doldur kalanı sen iç!
-teşekkürler sahibem…
Bir emir verdiğimde tavşan gibi zıplıyor evin içinde,yüzünde yerleşmiş çocuk gülümsemesiyle.
Tezgahın diğer tarafında benim mutfaktaki hareketlerimi izliyor.Heran tetikte.Son tabağıda eline verip mutfaktan çıkıyorum.Arkamdan mutfağa girip bıraktığım dağınıklığı topluyor.Koltuktaki yerime oturup harektlerini izliyorum.Dokunduğum herşeyi özenle eline alıyor,avucunun içinde sanki dünyanın en değerli eşyasıymış gibi tutup yerine koyuyor,abartılı özenini seviyorum,yaptığı her hareketi bana gösterme çabasını ve yüzünden eksilmeyen bayram çocuğu gülüşünü.
-Sallanma,rakılarımızı doldur gel!
-emredersiniz Sahibem…
Koltuğun yanında yerdeki minderinin üzerine oturup yüzüme bakıyor,önce kendi tabağıma sonra onunkine servis yapıyorum biliyorum heyecandan yine bir şey yiyemeyecek.
-Sağlığımıza!
-varlığınıza ve mutluluğunuza sahibem…
Her sigara söndürüşümde yerinden zıplayıp kültablasını temizliyor,sonra yine aynı bir şey başarmış olmanın gülümsemesiyle ayaklarımın dibine oturuyor.
-Kalk kutuyu ve zincirleri getir!
-emredersiniz sahibem….

Herşeyi istediğim ve alışık olduğu düzende hazırlıyor,kutudaki tasmasını okşuyor,bugünki eksikliğin farkında ama anlam veremiyor tasmalanmamasına.Yerde dizlerinin üzerinde beklemeye başlıyor.
Gözelerini bağlayıp ayağa kaldırıyorum,zincirlerle bondage yapacağım,soğuk zincir boynundan geçip tenine değdikçe üyleri diken diken oluyor ama sakin,biliyorki tüm bu bağlanmaları benim göz zevkim için ve acı yaşatmıyorum bu anlarda.
Elimdeki zincir bir anda kayıyor ve reflekle tutmaya çabalıyor,yüzüne sert bir tokat atıyorum
-sana tut dedim mi!
-özür dilerim sahibem…
Sesimdeki öfke tüm vücudunu titretti.Resimlerini çekiyorum,zincirlerle bondage zor ve zahmetli,sevmedim canım sıkıldı,yerime oturup seyrediyorum,zamanın akışının yavaşladığını bekleme anlarının geldiğini iyi biliyor.Kıpırtısız bekliyor.
Bondage çözülüp bileklerinden tavandaki zincire kelepçelendiğinde yine sakin bekleme pozisyonunda.Etrafında dolaşmaya başlıyorum,nefes alış verişleri hızlandı,arada zincirleri elime alıp bırakıyorum.Her zincir sesinde irkiliyor.Bugün için özel aldığım ince zinciri elime alıp şıkırdatarak bir elimlede sırtını okşuyorum.
-ağzını bağlamam gerekecek mi!
Tüm bedeni kasıldı.
-zincirlemi vuracaksınız bana sahibem…
Öfkelendim,kulağının dibine yaplaşıp
-mahsurumu var!
-özür dilerim sahibem…
Dizleri titremeye,yüzü kızarmaya başladı.Dayanıp dayanamayacağını tartıyor kafasında,bir elimde zincir diğer elim sırtında geziniyor.
-sana ağzını bağlamam gerekecekmi dedim!
Zaman durdu,tavandan sarkan zincir titriyor,ayakları ile yere sağlam basmaya çalışıyor,sırtını kamburlaştırıyor.
-hayır sahibem bağırmayacağım…
Yanağını okşuyorum
-aferin!
Kendi etrafında döndürüp en uygun pozisyonu aldırıyorum.Elleri yumruk ,sırtı kambur şeklinde bekliyor.Zincir titriyor ve ayak parmakları yere sabitlenmek ister gibi kısılı.
Elimdeki zinciri kısa tutuyorum,elimin havaya kalkmasıyla zincirin tene değdiğindeki garip sessizlik.zincir sırtına vuruyor ve geri sekmeden sanki mıknatısa yapışan metal gibi kalıyor bedeninde saliseler içinde.Dizleri bükülüyor,tavandaki kanca zorlanıyor kelepçeler bileklerine oturdu.Tüm vücudu kıpkırmızı oldu ve başından terler boşalıyor göz bandına.Dizlerininin üzerine çökecek ama kelepçeler izin vermiyor,başı kollarının arasında çenesi göğsünde.
Buzluktan bir avuç kırık buz alıyorum,zincirin deydiği yerler pancar gibi,tüm sırtı alev aldı.
-tamam sakin ol bitti!
Dudakları acıdan birbirine yapışmış çizgi şeklinde,bağırmaktan korkusundan ağzını açamıyor,nefes dahi alamıyor,sadece hırıltı var.Fonda en oynak ritmiyle rebetika.
-aferin,sakin ol!
-teşekkür ederim sahibem…
Çıkan ses insan sesi gibi değil,hırıltı,son nefesini veren hayvanın kesik boğazından çıkan ıslıklı soluk sesi gibi.
Buzlu elimi izin üzerinde gezdiriyorum,göz bandını çözüyorum.Gözleri yaşlı,başında damlacıklar.
Yanağını okşayıp gözlerine bakıyorum.
-Beni memnun ettin!
Rahatlamanın verdiği memnuniyet hemen gözlerine yerleşiyor ama hala dik duramıyor.Acıdan gülümseyemiyor
-teşekkür ederim sahibem…
Kelepçeyi çözüyorum,kolları uyuşmuş indiremiyor bir süre.Çenesini tutup,
-şimdi beni memnun etmene izin verdiğim için teşekkür et bana!
Ayaklarıma kapanıyor,acısının ilacını bulmuş gibi
-teşekkür ederim sahibem……………………

Harkulade bir yaşanmışlık. Okurken benimde içimi ürperti aldı ve canım rakı çekti bu gece size ve kölenize haddim olmayarak kadeğimi kaldıracağım. Elline kolunuza emeklerinize sağlık. Teşekkürler.....

Çok güzel bir hikaye Sevgili Aleda, Bir köleye bu şekilde hükmetmek heycan verici okurken nefesim kesildi. ellerinize sağlık

Harkulade bir yaşanmışlık. Okurken benimde içimi ürperti aldı ve canım rakı çekti bu gece size ve kölenize haddim olmayarak kadeğimi kaldıracağım. Elline kolunuza emeklerinize sağlık. Teşekkürler.....

afiyet olsun by_köle

teşekkürler

Çok güzel bir hikaye Sevgili Aleda, Bir köleye bu şekilde hükmetmek heycan verici okurken nefesim kesildi. ellerinize sağlık

teşekkürler nighsforwoman

yasanmıs anıların muhteşem etkısı...bızlerle paylaştıgınız ıcın tesekkurler.

teşekkür ederim LADY SADE :rose: