Helin AVSAR Ve Serdar TURGUT'un Fetiş Sohbeti....
Yazının ılerleyen kısımlarında fetişizme değiniyorlar... Adam içindeki hukmedilme duygusunu anlatıyor..
Kaynak : http://www.habervitrini.com/helin_a...pti-433322.html
sıkılmadan okumanızı tavsıye ederım... uzun yazılardan sıkılanlar dırekt konuya dalabılırler soylesı seklınde gelısıyor cunku
ıyı paylasımlar...
HELİN AVŞAR SERDAR TURGUT'U BÖYLE FETİŞ MANYAĞI YAPTI!..
Medyada yeni bir çığır açan büyük Türk gazetecisi(!) Helin Avşar yine yaptı yapacağını. İşte Serdar Turgut'un meslek hayatındaki en zor anları.
30 Kasım 2009 Pazartesi 01:55
Bazı yerler insanların arasındaki duvarları kaldırır ya bence manikür pedikürcü de öyle yerlerden. Bu nedenle Serdar Turgut'a "Birlikte manikür pediküre gidelim mi" diye sordum, o da kabul etti ve hiç tereddüt etmeden bütün sorularımı yanıtladı.
Serdar Turgut'la bir yandan manikür pedikür yaptırdık, bir yandan da sohbet ettik. Son zamanlarda adı skandallara karıştığı için çok okunduğunu söyleyen Turgut, kendini nasıl keşfettiğini, evliliğini, gazetecilerin birbirini nasıl sırtından hançerlediğini ve daha pek çok şeyi anlattı.
Serdar Turgut neden önemli bir kişilik sizce?
Ben uzun yıllar bilim âleminde yer aldım, YÖK tarafından işten atılınca, "Ne yapayım" derken gittim gazeteciliğe başladım. Popüler kültür konusunda birikimim var. Bir de Amerika deneyimim çok ünlü. Bunların hepsini birleştirip insanları mutlu etmek ve güldürmek için yazıyorum. Mizah okuma ihtiyacı sayesinde önemli oldum.
Kendinizi tanımlar mısınız? A) Zeki, B) Komik, C) Seksi
Zeki ve komik. Seksi asla değilim olmak gibi bir amacım da yok.
Tekrardan gazeteciliğinize dönmek istiyorum. Çok entrika yaşanır mı medyada?
Bütün gazetelerde aynı entrikalar döner. Gazeteciler birbirlerini arkadan hançerler, kuyularını kazarlar, kimseye güven olmaz.
Vayyyy.
Ama dünyada da böyle bu. Gazetecinin imzası çok çıkmaya başlayınca egoda patlama olur. Ben bu arkadan bıçaklama olaylarının fazla içinde olmamaya dikkat ettim her zaman. Üzerek ayrıldığım çok az insan olmuştur bu hayatta.
CAN DÜNDAR OLAYINA GİRMEDİM, DEĞİNDİM
Serdar Akinan'ın bahsettiği su samurlarından mısınız?
Hayır, Evlendikten sonra aldatmadım.
Can Dündar olayını yazdınız.
Can Dündar olayına girmedim ben. Sadece değindim. Bu bir kaçamak olsaydı, karısıyla bu işi daha rahat atlatacaktı. Ama bunun aşk olduğunu iddia etti. İşin boyutları değişti tabii. "Aşk olunca gerekeni yapmak gerekir" diye düşünenler oldu. Ben karışmam. Her insanın başına gelebilecek bir kazadır.
Sizin başınıza böyle bir şey gelse ne yaparsınız?
Böyle bir şey olursa beni de çekeler, bu doğal. Ben bir dava hakkında yazı yazıyorum, konuşuyorum, "Evde mutluyum" diyorum, sonra böyle bir durumda yakalanıyorum, herkes konuşur tabii. Birisiyle yakalanırsan büyük haber olur.
"EH" DİYENLER ÇOĞUNLUKTAYSA BAŞARISIZSIN DEMEKTİR
Gece dışarı çıkmıyor musunuz?
Hayır, gece çıkmaktan hoşlanmıyorum.
Kendinizi en çok hangi konuda eleştirirsiniz?
Çok çabuk endişelenirim.
Çok okunmak sizin için önemli midir yoksa başarı mı?
Çok okumak bezen başarıdır, bazen değildir. Mesela bir skandala karışırsanız çok okunursunuz. Ama bu bir başarı değildir. Son haftalarda çok fazla skandala karıştığım için daha çok okunuyorum ama yazımdan dolayı çok okunmayı tercih ederim tabii.
Yani bu bir başarıdır.
Bir yazar için hayattaki en kötü şey ignore edilmektir. Kimse sizinle ilgilenmezse, bu çok feci bir şeydir. Sizden ya nefret ederler ya da çok severler. Ortada "Eh" diyenler çoğunluktaysa başarısızsın demektir. İnsanlar ya nefret edecekler ya çok sevecekler. Herkes tarafından sevilmek de çok kötü. Çünkü o zaman başarısızsın demektir. Herkesin seveceği şekilde yazılan yazılar kötü yazılardır.
OKURLARIMIN ÇOĞU OKUMUŞ KÜLTÜRLÜ KADINLAR
Sabah gazeteyi açtığınızda önce kimleri okursunuz?
Önce kendi yazıma bakarım, sonra yanımda olduğu için Oray'ı okurum. Mutlaka Ertuğrul Özkök'ü okurum. Yazılarını çok beğeniyorum. Bunlar sabittir. Diğerleri yazı konularına göre değişiyor.
Hürriye'ten teklifi gelse kabul eder misiniz?
Kesinlikle, kabul ederim...
Peki sizce hangi köşe yazarları boşuna köşe işgal ediyor?
Öyle birşey yok. Buna halk karar verir. Okuyucuları yoksa giderler zaten. Biliyorum ki benim okuyucum var. Hatta kim olduklarını da biliyorum. Eğitimli, okumuş, kültürlü kadınlar çoğunlukta okurlarım arasında. Son zamanlarda Yılmaz Özdil'i çok beğeniyorum. Yazıları çok çok tutuluyor. Ertuğrul onu oraya almakla çok iyi bir iş yaptı.
YAZDIKLARIM EŞİMLE ARAMDA BİR KERE SORUN OLDU
Eşiniz yazılarınızda kendisinden bahsettiğinizde kızıyor mu?
Tepki gösterilecek bir şey yazmıyorum. Dalga geçiyorum, o da bunu biliyor. Uzun yıllar önce bu konu bir kere sorun olmuştu. Ben Amerika'daydım , o Türkiye'deydi. Fetiş bir seks kulübüne gittim ve orada yaşadıklarımı yazdım. Bunu üzerine birtakım insanlar Rana'yla alaycı konuşmuş. O zamanlar çalışıyordu, "İnsanlar böyle böyle konuşuyor" diye tepki gösterdi. İkimiz de üzüldük. Ama konuşunca bunun hayatımızın normal bir parçası olduğunu o da kabul etti.
SİLİKONLU GÖĞÜSLERDEN NEFRET EDERİM
Sizce seksi kadın kimdir?
Birkaç yabancı isim geliyor aklıma, düşünsem Türkiye'den de gelir aslında. Demi Moore' u beğenirim. Çok zayıf, sarı saçlı kadınları sevmiyorum. Doğal bir seksüalitesi olan kadınları beğeniyorum. Silikonlu göğüslerden nefret ederim. BazI kadınların vücudu çirkin olsa bile ruhu seksi olabiliyor.
CİNSEL PROBLEMİM VAR
Genelde "Cinsellikten konuşan kadın ve erkeklerin bu konuda problemi vardır" derler. Siz de yazılarınızda hep cinselliği ön plana çıkarıyorsunuz.
Cinsel problemim var. Yaşımın gereği problemler bunlar, reddetmiyorum. İnsanın doğal bir gelişimi vardır. Bir insan 55 yaşına geldiğinde 25 yaşındaki birinin vücuduna sahip olamaz.
"Genç bir sevgilim olsun" diye düşünüyor musunuz? Hayal kuruyor musunuz? Orta yaşlı erkeklerin genelde genç sevgilileri oluyor.
Benim yok, olmayacak da. Çünkü böyle bir isteğim yok.
Peki fantezileriniz var mı?
Yıllardır vardır.
Ne tür fanteziler?
Fetiş fanteziler.
Ayak mı el mi?
Uzuv değil. Ayağa bakıp tahrik olunabilir ama benimki ayakla birlikte tavırla ilgili. Dominat kadınlar sözünü ettiğim... Bu çok insanda vardır. Ben de New York'tayken keşfetmiştim bunu.
Nasıl kadınlar bunlar yani?
Buradaki ayak kadının tavrıyla alakalı. Sizi hakimiyeti altına alan, efendiliğini kuran kadınlar. Böyle bir fantezi vardır. Zararsız bir fantezidir. Kadınlara hiçbir zararı yoktur.
Böyle bir köleniz olsun istediniz mi?
Yok canım öyle bir şey yok. Yazma böyle şeyleri.
Siz köle olmak ister miydiniz?
Olurum da yaparım böyle şeyler.
Hayalinizde mi?
Hayali olarak da internetten de bakarım.
Böyle siteler var değil mi?
Dolu. Dünyada en çok yükselen seksüel eğilim bu.
Bir kadın çok güzel ama ayakları kötü.
O ayak fetişistlerini ilgilendirir.
Sizin için önemli değil mi yani?
Hayır, benim için tavır önemli.
Ben bu tavrı anlamadığım için soruyorum.
Ben nasıl anlatayım. Git öğren o zaman. Bir kadının dediklerini yapmak... Hayatımı yönlendiren bir şey değil, arada bir heyecan olsun diye.
Peki sahip size emretti, bir sınırınız var mı yoksa istediği her şeyi yapar mısınız?
Hangi konuda anlaşıyorsanız onu yaparsınız. O bir senaryodur. Tahammül sınırınızı zorluyorsa, çok canınız acıyorsa, güvenlik görevlileri keser. Oyundur bu. Avrupa'da bu işi yapan kadınlar fahişe olmaktan çıkarıldı.
Para kazanıyorlar mı bu işten?
Kazanıyorlar tabii.
Çok büyük paralar değil mi?
Bilmiyorum. Fahişe olmaktan çıkarıldıkları için polis de basmıyor bunları. Çünkü cinsel birleşme yok.
Tasma takıp köpek maması yediriyorlarmış doğru mu?
Var böyle şeyler.
Evlenmeden önce de böyle fantezileriniz var mıydı?
1970 yılında Amerika'ya gittim. New York'ta çok seks dükkanı vardı. Onlardan bir tanesinde gezerken bu tür şeyleri gördüm ve kendi fetişimi keşfettim. İnsanın mutlu olması için o kadar önemli bir şey ki bu. Çünkü bir sürü insanın fetişi var ve bunu keşfedemezse hiçbir şekilde tatmin olamaz. Bu yüzden evlilikler kötü gidiyor, erkekler karılarını dövüyor sinirden. Halbuki kendilerini keşfetseler mutlu olacak. Ben her zaman bunu savundum ve yazdım. Türkiye'de birçok seks dükkanı açılmalı. Belli bir yaşı geçen kadın ve erkekler oraları gezip kendilerini keşfetmeli.
Eşinizle böyle fantezileriniz oluyor mu?
Yok. Yaşımız ilerledi, çocuğumuz da oldu.
SEKSÜEL İÇERİKLİ ROMAN YAZACAĞIM
Kitap yazmayı düşünüyor musunuz?
Evet, düşünüyorum. Mutlaka roman yazmayı düşünüyorum. Günlük gazetede yazamadığım uçuk kaçık düşüncelerimi o romana koyacağım.
Neyle ilgili olacak kitabınız?
Seksüel içerikli olacak. Lolita gibi. Genç bir kızın yaşlı bir adamı kölesi haline getirmesini yazacağım. Evli olacak adam ve hayatı yıkılacak.
SÖYLEYECEK LAFIM VAR
Ciddi yazılara dönecek misiniz?
Arada bir döneceğim. Çünkü söyleyecek lafım olduğuna inanıyorum. Analiz yapan, uğraşılarak yazılmış yazılar. Bir açılım meselesi derken, dünyada açılım ne anlama gelir, semiyolojik anlamı nedir, o tür şeyler. Biraz farklı bakarak yazmak istiyorum.
...::== connecting "BDSM" people ==::...
her erkeğin içinde bulunan ve inkar edilemeyecek olan fetiştir. sadece kimileri bu fetişi gösterebilecek özgüvene sahiptir, diğerleri ise sadece değildir.
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 1 Çevrimiçi
- 8,995 Üyeler