Tabi ceza ve cezanın sınırının ne olduğu tartışılmaz..
Saygıyla karşılamak lazım..

Buda tabi başka bi konuyu aklıma getirdi..Acaba ceza verirken sadece fiziksel olması ne derece dogru..Mesela bu tür cezalarda verildiğindede nekadar anlamlılığı var.
''İlk önce şunu sölemeliyim bu cezada sadece internet yok sosyal her şey yasak. En önemlisi Efendisi yasak!''

Şimdi soruna kendi açımdan cevap verebilirim :]

Ben her zaman bu tarz cezaları daha çok severim çünkü fiziksel cezaların acısı geçer bi süre sonra, bu tarz cezaların acısı uzun süreli ve kölenin eğitimi açısından daha verimli.

En önemlisi Efendisi yasak!''

Woowww kabahat büyük demek ki. Yoksa ceza bu kadar ağır olmazdı. myself'in sevinmesi lazım. Eğitimine büyük katkı olacak.

Evet..
bir itaatkar için en büyük ceza ve yaptırım sahibind3en mahrum kalmaktır. "Eğer bu itaatkar için ceza değil ise ; o zaten Efendisine ait değildir"
Haliyle de en büyük ödül efendisine ulaşabiliyor yada dokunuyor olabilmektir.

Geçmiş olsun diyelim.

Spill The Blood demiş ki: [Postayı Görüntüle]

İşte orda benim köleme olan güvenim devreye giriyor ve tabi onun bana verdiği güvene. Neticede yaşadığımız ilişki sıradan ilişkiler gibi deil verdiğim cezaya tabiki uymayabilir ama bu bana deil kendine olan saygısızlığıdır. Ben köleme sonuna kadar güveniyorum ve eminim benim ağzımdan çıkan her şeyi harfiyen uyguluyor.

EFENDİM e sonsuz saygılarımla..güven duyduğunuzu söylemişsiniz, sözünüz köleniz için büyük ödüldür...çok teşekkürederim EFENDİM.

Sorulan soruyada açıklama getirmek isterim: Verilen ceza evet bana çok acı verdi ama harfiyen uydum..Ruhen tamamen EFENDİM' e aidim.aksini yaparsam kaybeden sadece ben olurum...EEFENDİM beni himayesine lütfederek almış,bulunduğum konumdan çok mutluyum,niye uygulamıyımki?..diğer yönden girdiğim siteler bellidir.ve giriş çıkış zamanları çok az bir araştırmayla ortaya çıkar.yani verilen cezayı uyguladığım aşikardır...