Köleler zayıf ve kişiliksiz midir? Herkes hor görmeli midir?
köleler zayıf mıdır?efendisinin karşısında aciz olabilirler fakat bu acizlik aslında içinde bulunan güçten kaynaklanmaktadır diye düşünüyorum.bence zayıflıktan öte onları efendisine bağlayan bir bağın olması o gücü arttıran en büyük faktördür.
köleler kişiliksizmidir?bu biraz karakterle ilgili bir olgu diye düşünüyorum.sonuçta kölelerde insandır.tabiiki içlerinde karakteri bozuk olanlar da olacaktır.ama bu demek değildir ki karakteri bozuk bir kişi köle olamaz....
bi kere zaten o benim kölem olmayı seçerek ne kadar yüce bir kişiliğe sahip olduğunu göstermiş olur...var mı ötesi?
Sherocky'den alıntı:
uçurtmanın yükselmesinin sebebi bağlı oldu iptir...o ip olmasa o kadar yükselemez değilmi...
köleler ve uçurtma arasındaki benzerliği mükemmel saptadığı için,
teşekkürler Sherocky
altın,yakut yada elmaslar değil...popondaki,elimin kırmızı izidir, güzelliğini taçlandıran.

gerçek bir master benim yüce efendim gibi kölesini seçerken bazı testler yapar ve kölesinin ne kadar akıllı olduğunu , güçlü bir kişiliği ve kültürel yapısı olduğunu test eder zaten insanlar kurdukları cümlelerle kişiliklerini ele verirler.
kölelik başlamadan önce bir kez benimle normal bir sohbet etti ve benim kalitemi ölçtü gayet saygın bir mesleğim ve sağlam bir karakterim var.
ona hayranım ve ayaklarının dibinde oturup konuşmama izin verene kadar günlerce susmaya razıyım...
Ruhum
hiçlik sınırında gezerken
o büyük acı ile hayat buluyor,
bedenim yerde kıvranırken,
yaralarım derin derin sızlarken,
yeniden canlanıyor ve dünyanın en şanslı ruhu doğuyor.
Bir insanın kariyeri, eğitimi, kültürü, banka hesabı, sosyal statüsü onun güçlü sıfatını haketmesini sağlamıyor. Başarılı bir insan olabilir. Eğer başarılarını elinden alabiliyorsanız, o kişi zayıftır. Güçlü bir insanın elindekileri alamazsınız. Köle olmak bence seçim değil, içgüdü. Ve sosyal hayatta yansıttığı değil, efendisine yansıttığı gerçek kimliği. Bu şekilde okunursa zayıftan kastım anlaşılır olacaktır. Hor görme konusunda oryantasyona dikkat etmiyorum. Hakedene hakettiği verilmeli bence.
Bir insanın kariyeri, eğitimi, kültürü, banka hesabı, sosyal statüsü onun güçlü sıfatını haketmesini sağlamıyor. Başarılı bir insan olabilir. Eğer başarılarını elinden alabiliyorsanız, o kişi zayıftır. Güçlü bir insanın elindekileri alamazsınız. köle olmak bence seçim değil, içgüdü. Ve sosyal hayatta yansıttığı değil, efendisine yansıttığı gerçek kimliği. Bu şekilde okunursa zayıftan kastım anlaşılır olacaktır. Hor görme konusunda oryantasyona dikkat etmiyorum. Hakedene hakettiği verilmeli bence.
kahlo'ya sonuna kadar katılıyorum. güçlü sıfatını neye göre belirliyoruz ki? bir insan "normal" hayatta elde ettikleri bağlamında mı güçlü olarak değerlendirilecek yoksa içinde hissettikleri ve en safiyane şekilde dışavurdukları bağlamında mı?
köle/itaatkar bireyler içlerinde hissettikleri zayıflığı dışavurarak köle/itaatkar olmayı tercih ederler. bunu herhangi bir sosyal veya finansal kaygı dolayısıyla yapmazlar. içlerinden gelen en saf dürtülere onlara itaat etmeyi rahatlatıcı bir unsur olarak sunar. itaat edip efendilerinin isteklerini yerine getirdiklerini yapmaları gerekeni yapmış hissederler ve rahatlarlar. oysaki sosyal hayatın içerisindeyken diğer insanlar karşı güçlüymüş gibi rol yaparlar ve bu rol onları tatmin etmez.
yani demek istiyorum ki bdsm bir rol oyunu değildir, içimizdekileri en saf şekilde diğer insanlarla ve efendimizle paylaştığımız gerçek halimizdir. bunu saklıyor olmak bunun bizim için asıl gerçeklik olmadığını göstermez.
ben bir köleyim ve zayıfım. bunun farkındayım ve efendime hizmet etmedikçe rahatlamış olmayacağım. bu gayet aşikâr.
sahibesini arayan bir köle...
Kahlo ve zelzele çok güzel yazmışsınız. Teşekkürler.
Ancak bir iki not düşmek istiyorum. Naczane fikrim her insanın içerisinde güçlü ya da zayıf içgüdüler vardır. Her kişinin X ve Y kromozonları olduğu gibi. Hangisi ağır basarsa cinsiyet ona göre oluşur. köle ya da Efendi olmak ta buna benzer. Hangisi ağır basarsa insan odur. Ancak bu öyle matetmatiksel, mekanik bir formül gibi çalışmaz. İnsan bu güdülerinin içerisinde bir dengenin peşindedir. Bu dengeyi "normal" hayatında köle olmak (köle olduğunu ifade etmek) yönünde dışa vuramaz, sosyal koşullar buna el vermez. Yaşam referanslarımız normal hayat olduğu için de insan "zayıf" yönlerini ancak Efendis'sinin yanında dışa vurabildiği için bu eninde sonunda bir irade gerektidiği için bir güç göstermektir. Kendi rızası ile normal hayattaki "rolünden" vazgeçmenin gücüdür bu.
Kişsinin sıfatını bizler belirlemiyoruz. O kendine doğru olduğuna inandığı sıfatı kendi seçiyor. Katılıyorum BDSM bir rol oyunu değildir, olmamalıdır.
- 44 Forumlar
- 5,453 Konular
- 75.2 K Gönderiler
- 1 Çevrimiçi
- 9,000 Üyeler